20 Nisan 2024 Cumartesi / 12 Sevval 1445

Coco’dan önce, Coco döneminde ve Coco’dan sonra

Efsanevi moda tasarımcısı Coco Chanel, modayı ciddiye alsaydı bugün ‘moda devrimcisi’ diye anılır mıydı acaba? 131’inci doğum günü kutlanan Chanel’in etkisi hala süren devrimlerini hatırlamakta fayda var: Bronz ten, küçük siyah elbise, parfüm, jarse kumaş, kısa saç...

Tuğba Göktaş Kavici30 Ağustos 2014 Cumartesi 07:00 - Güncelleme:
Coco’dan önce, Coco döneminde ve Coco’dan sonra
Moda endüstrisi iki hafta önce efsanevi modacı Coco Chanel’in 131’inci doğum gününü kutlayarak bir kez daha ‘’İyi ki doğdun Coco!’’ dedi. Modanın tarihine dönüp de “En etkin ve hala en güçlü isim kimdir?” diye sorsanız, hiç tereddüt etmeden Coco Chanel’in adını söyleriz. Çünkü o, moda kuramını basmakalıp yargılardan çıkarıp özgürlüğüne kavuşturan kişi... O nedenle hayatta olmamasına rağmen doğum günü hiç unutulmaz!
 
KUSURSUZ VE ZARİF BİR ÇİZGİ
 
Coco’nun yaşadığı dönemin giyim prensipleri kadınlar için çok zor ve kısıtlayıcıydı. Bir kadının pantolon giymesi ya da saçını kestirmesi söz konusu olamazken Coco, bu düzene başkaldırarak hemcinslerini; zorunlu giyilen korselerden, hareket zorluğu yaşadıkları kostümlerden çıkarmayı başardı. Bir ‘moda devrimcisi’ olarak görülmesine rağmen aslında modayı hiç ciddiye almamıştı! Belki de onu başarılı kılan, bu umarsız tavrıydı. Moda bir yana dursun, Chanel kendi kusursuz ve zarif çizgisini takip etmekten vazgeçmezken, modanın birgün gelip ona döneceğine kesin olarak inanıyordu. Üstelik hala bir şekilde moda ona dönüyor. Bunda kuşkusuz zamansız tarzının etkisi büyük. Kişisel olarak yaşadığı döneme göre aykırı bir karakter olmasına karşın klasik bir çizgisi var. Kadınlar, kabarık ve şatafatlı kostümlerle boy gösterirken Coco maskülen kıyafetler giydi, saçını kısa kestirdi. Maruz kaldıkları güneşten ötürü işçi sınıfının sembolü olduğu bir dönemde bronzlaşarak bronz teni teşhir etti. Porselen tenli kadınların yanında bronz teniyle önce şaşkınlıkla karşılanmıştı ancak kısa sürede taklit edilmeye başlandı. 
 
Çalkantılı ve mutsuz ruh haline rağmen ilklerin tasarımcısı olan Coco Chanel, moda endüstrisine yeri doldurulamayacak pek çok yenilik kazandırdı. 1916 yılında jarse kumaş sadece iç çamaşırında kullanılırken Coco Chanel, kıyafetlerinde de jarse kullanarak moda sektörünü sarstı. 20’li yıllarda siyah renk matemin simgesiyken Chanel’in dokunuşuyla şıklığın kutlamasına dönüştü. Ölümün ardından mecburi giyilen siyah renkli elbiseler ‘küçük siyah elbise’ adıyla gece kıyafetleri arasında başa geçerek bir klasik oldu. 1926 yılında Amerikan Vogue dergisinde Chanel tasarımlarından birinin eskizi yayımlanırken altında “İşte Chanel imzalı bir Ford” yazıyordu. Chanel’in imzalarından olan bir dizi inci kolyeyle giyilmiş siyah krepdöşin kumaştan son derece zarif bir elbiseydi yayımlanan... Ve Vogue, bu şık ve ağırbaşlı kıyafetin bir üniforma olacağını, Ford gibi, bir otomobil kadar tüm dünyada tanınacağını öngörürken haklı çıktı. Coco doğru söylemişti: “Siyahı zorla kabul ettirdim. Etrafındaki diğer bütün renkleri yok eder siyah, o nedenle bugün hala çok güçlü.’’
 
Chanel, eski düzene başkaldırarak hemcinslerini hareket zorluğu yaşadıkları kostümlerden çıkarıp modada devrim yarattı.
 
PARFÜMÜ ONU DÜNYAYA TANITTI
 
No 5 adlı, dünyanın en meşhur parfümünü sürdü piyasaya. Milyonlarca kez çoğaltıldı, başdöndürücü bir hızla dünya çapında yayılarak Coco Chanel’i zengin ve her yerde tanınan bir kadın yaptı. Aslında Chanel, parfüm satan ilk moda tasarımcısı değildi ama bu konuda hak iddia eden ilk kişiydi. Ve zaten onun iddiaları da efsaneydi. Öylesine önemli bir endüstriye sebep oldu ki teker teker bütün modaevleri onun izinden gitti. Coco Chanel’in çığır açtığı bu yeni endüstri sayesinde kapanmak üzere olan nice modaevi piyasaya bir parfüm sürerek bütçelerini dengeleyerek iflas etmekten kurtuldu!
 
Chanel ilk mağazasını 1914’te açmıştı. 1930’a gelindiğinde yıllık kazancı 120 milyon franka ulaşmıştı. Tarihteki yerini almış ve bir efsane haline gelmişti. Ölümünün ardından halefi Karl Lagerfeld ve kendi tarzıyla ayakta duran markası, dünyanın en iyi modaevi olma özelliğini koruyor. Bu yıl 131’inci doğum günü bize daha nice yıllar markasının capcanlı duracağını ve yeni nesil tasarımcıların hep kendisinden ilham alacağını gösteriyor.