26 Nisan 2024 Cuma / 18 Sevval 1445

‘Günahsız’ taşıtıyla il il Türkiye'yi geziyor

Dört yıl önce bisikletiyle Türkiye’yi gezen gazeteci, fotoğrafçı, gezgin Hasan Söylemez, iki teker üzerinde yine yola çıktı; değişik meslekleri, umut dolu hikayeleri, ilginç insanları TRT 1’de hafta içi her gün yayınlanan Yoldaki Haber’de anlatıyor. Söylemez ile bisikletle seyahati konuştuk.

İnci Döndaş30 Ağustos 2014 Cumartesi 07:00 - Güncelleme:
‘Günahsız’ taşıtıyla il il Türkiye'yi geziyor

- Ne zamandır profesyonel olarak bisiklet kullanıyorsunuz?

Aslında hayatımda hiç bisikletim olmamıştı! Bisikletle ilgili de hiçbir bilgim yoktu. Gidona direksiyon, seleye koltuk diyen bisiklet cahili bir adamdım. Dört yıl önce sahip olduğum ilk bisikletle de iki haftalık bir antrenmandan sonra Türkiye’nin çevresini tek başıma, beş parasız 10 bin km pedal çevirerek gezdim. 

- Bisikletle 10 bin kilometrelik Türkiye turunuz kapsamında kaç şehre gittiniz, neler yaptınız?

Yaklaşık 40 il, yüzlerce ilçe ve köye gittim. Gittiğim her bölgede çektiğim fotoğraflarla sergiler düzenledim ve bu sergilerde fotoğraf satışlarından elde edilen gelirlerin tamamını dernek, vakıf ve ihtiyaç sahiplerine bağışladım. Yolculuğum sırasında Van’da çektiğim bir Van Kedisi fotoğrafını da 2011 Van depreminden sonra çoğalttırdım ve tek başıma, İstiklal Caddesi’nde stand açarak bir buçuk ay boyunca sattım. Elde ettiğim gelirle 4 bin 700 çift kışlık çorap aldım, Van’daki depremzede çocuklara dağıttım.

- Hiç para harcamadan nasıl seyahat ettiniz?

Yaptığım bu yolculuk, fiziksel, içsel ve sosyal bir seyahati barındırıyordu. Yolculuk boyunca hangi öğünde ne yiyeceğimi, gece nerede konaklayacağımı, karşıma nasıl insanlar çıkacağını ve neler yaşayacağımı bilmiyordum. Bilinmezliklerle dolu bir yolculukta paranın bile satın alamayacağı değerli şeyler yaşıyordum. Gittiğim yerlerde yemek karşılığında çalışma teklif ediyordum. Kimi zaman tarlada çapa yapıyor, kimi zaman bulaşık yıkıyor, kimi zaman da günlerce aç kalıyordum. İki kez kaza geçirip ölümden dönmeme rağmen yolculuğuma ara vermedim.

- Şimdi de TRT 1’de hafta için hergün Yoldaki Haber adlı programa imza atıyorsunuz. Bu program nasıl ortaya çıktı?

Memleketin umut filizlerini arıyorum. Türkiye’nin birçok yerinde azim, umut, inanç, sevgi ve dayanışmayla var olan hayatlara pedal çeviriyorum. 

Aslında televizyon programı yapmak gibi bir düşüncem yoktu. Bir gün yapımcı arkadaşım beni aradı, ‘Bisikletle Türkiye’yi yeniden dolaş ve yaşadıklarını bu defa ekrana taşıyalım’ dedi. İlk önce kabul etmedim. Çünkü Afrika’ya gitmek istiyordum ve bütün hazırlığımı yapmıştım. Arkadaşım beni ikna etti, Artvin’den başlayarak yola koyulduk. Bir bölüm çektik. Montaj yapılırken Van depremi oldu, oraya koştum. Daha sonra babam vefat etti. Projeyi askıya aldık... İki yıl sonra geçtiğimiz aylarda yapımcı arkadaşım bir gece yarısı mesaj attı ‘Yarın sana Van kahvaltısı ısmarlayayım’ dedi. Buluştuk ve projeye yeniden başlamaya karar verdik.

- Programın tanıtımından memleketin umut filizlerini aramaya gittiğiniz belirtiliyor. Biraz açabilir misiniz?

İzleyici yorulmadan, strese girmeden programımızı izleyebiliyor. Modern hayat, teknoloji ve  bunlarla gelen stres dolu yaşamın tersine Türkiye’nin birçok yerinde azim, umut, inanç, sevgi ve dayanışmayla var olan hayatlara pedal çeviriyorum.

Görme engelli bisiklet tutkunu

- Ekrana getirdiğiniz ilginç karakterlerden sizi en çok etkileyeni sorsak...  Abdullah’ı anlatmak istiyorum. Onunla Afyon’un eski mahallelerinden birinde tesadüfen karşılaştım. 9 yaşında. Mahalleye girdiğimde bisikletle yarışan çocukları gördüm. Ben de bisikletimle onlara eşlik ettim. İşte o sırada yanımda bisiklet süren Abdullah’ı fark ettim. Abdullah, yüzde 90 görme engelliydi. Ama benden bile daha iyi bisiklet kullanıyordu. Bindiği bisikleti arkadaşlarından ödünç aldığını öğrendim. Aklıma çocukluğum geldi, benim de bisikletim yoktu. Annesiyle konuştum ve Abdullah’a bir bisiklet hediye ettim.

Sabretmeyi öğretti
 
- Bisikletle seyahati neden tercih ediyorsunuz?
 
Her şeyden önce bisiklet benim için bir ulaşım ve iletişim aracı. Dünyanın en günahsız taşıtı. Çok ucuz, sağlıklı, çevreci, ve eğlenceli! Bisiklet en yakın arkadaştır. Kimi zaman çocukluk kimi zaman olgunluk, çoğunlukla özgürlüktür.
 
- Bisikletle gezmek hayatınıza neler kattı?
 
Hayatımın sonuna kadar asla unutamayacağım çok güzel anılar biriktirdim heybemde. Sabretmeyi, samimiyeti, çıkarsız ilişkileri, saflığı öğrendim bisiklet sayesinde.