26 Nisan 2024 Cuma / 18 Sevval 1445

Kültüre yüzünü dönen yerel yönetim

Geçen hafta belediyeler ve kültür işlerinden bahsetmeye başlamıştım. Üzerine çokça konuşulması gereken bir mesele olduğundan bu hafta da aynı yerden devam etmek istiyorum.

Gülcan Tezcan26 Ekim 2013 Cumartesi 07:00 - Güncelleme:
Kültüre yüzünü dönen yerel yönetim

Genel itibariyle yerel yönetimlerin ‘kültür’le başı hoş değil, tekrara lüzum yok. Ama elbette kültürü ve sanatı önemseyen belediyeler de yok değil. Düzenledikleri programlar, yaptıkları prestij yayınlarla dikkat çeken İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Üsküdar, Zeytinburnu, Küçükçekmece belediyeleri bu anlamda ilk akla gelen kurumlar. Anadolu’da da çok sayıda yerel yönetim kültürel anlamda çalışmalar yapsa da büyükşehirler kadar sesleri duyulmuyor ve yankı bulmuyor. Sözgelimi Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, İstanbul’un hemen yanı başında Belediye Tiyatrosu ve Kitap Fuarı ile ciddi anlamda bir kültürel merkez halini almış durumda. Yeni tiyatro sezonunu geçen yıl kaybettiğimiz ünlü yazar ve dramaturg Güngör Dilmen’in Canlı Maymun Lokantası ile açan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın ilk oyununda protokolün hazır bulunması da önemli. Doğu ve Batı kültürleri arasındaki çatışmayı traji-komik bir üslupla aktaran Canlı Maymun Lokantası’nın yönetmenliğini Murat Karasu üstlenirken oyunda Engin Benli, Meltem Özsavaş, Ahmet Y. Özveri, Çiğdem S. Benli, Aydın Sigalı ve Ozan Şahin rol alıyor.

Bir ilçeye isim vermek

Sessiz sedasız hizmet ettiği bölgenin kültürel hayatına yatırım yapan belediyelerden biri de Samsun’a bağlı Canik Belediyesi. Bölgenin en köklü geçmişe sahip yerleşim yerlerinden biri olan Canik, Cumhuriyet’in ilk yıllarında Osmanlı ile olan bağları koparılan, 1980’lerde ise tamamen hafızası silinen bir ilçe. İlçede gezerken görüp görebileceğiniz tarihi yapılar bir elin parmaklarını geçmiyor. Kimliksiz bir yerleşim alanını adeta arkeolojik bir kazı yaparak geçmişiyle buluşturmaya çalışan Canik Belediyesi Başkanı Osman Genç, bu anlamda hem sempozyum ve yayınlar hem de şehrin tarihi kimliğini ihya edecek projelerle yılların ihmalini telafi etme gayreti içinde. Geçen yıl “Tarih Boyunca Karadeniz Ticareti ve Canik” başlıklı bir sempozyum düzenleyen Belediye, bu yıl da sempozyumda sunulan tebliğleri kitaplaştırdı. Bununla da yetinmeyip bu önemli kaynakçanın tanıtımı için bir dizi etkinlik düzenledi. Kitabı bir galayla halka tanıtan Genç’in “Geleceği doğru planlayacaksak geçmişi bilmek zorundayız. Şehirler insanlar gibidir. Şehirler sadece taştan, çimentodan betondan oluşmuyor. Şehirler yalnızca insanları para kazandığı, evinde yattığı mekanlar değildir. Şehirlerin kimlikleri, ruhları, canlılıkları vardır. Tıpkı insanlar gibi. Şehirlerin de büyük babaları, dedeleri, nineleri vardır. Bu şehirde çok sayıda uygarlıklar, milletler yaşamıştır. Ama Samsun Selçuklu, Osmanlı, Cumhuriyet şehridir. Bu kimlikler birbirinin devamıdır” şeklindeki sözleri önemli. Zira yönettiği şehrin ruhuna, geçmişine, kimliğine karşı duyarlılığı olan idareciler ancak kültürel anlamda atılacak adımları bir ihtiyaç olarak görebilirler.

Konya Selçuklu Belediyesi de bu anlamda anılmalı. Büyük Selçuklu Mirası adıyla dev bir kaynakça hazırlayan belediye, Cumhurbaşkanlığı himayesinde ve Başbakanın da desteğiyle gerçekleştirdiği bu çalışmayla yerel yönetimlerin kalıcı kültürel işler yapabileceğini de gösterdi. Büyük Selçuklular’ın bugün üzerinde yirmi sekiz devlet bulunan hâkimiyet alanındaki eserlerin envanterinin çıkarıldığı üç aşamalı çalışmayla ilgili 180 dakikalık da belgesel hazırlandı, eserlerin bulunduğu 12 ülkede çekim yapıldı. 400’ün üzerinde eser belirlendi ama kitapta 320’sine yer verilebildi. Zira bir kısmı ya yerinde yoktu ya da kötü restorasyonlarla artık kimliğini yitirmişti. İran, Afganistan, Suriye, Yemen gibi zor coğrafyalarda çalışıldı. Üç buçuk yıllık emeğin ardından ortaya çıkan eserin metinlerin ise Prof. Dr. Osman Eravşar ve Prof. Dr. Haşim Karpuz hazırladı.