23 Nisan 2024 Salı / 15 Sevval 1445

Yaşatmaya ‘gönüllü’ler

Farklı dünyaların insanları olsalar da hayvanseverlikte buluştular. Binlerce sokak kedisi ve köpeğini hayata bağladılar. Şimdi onlarla sevgiyle oynuyor, gerektiğinde bebek gibi biberonla besliyorlar.

Hale Ceylan Barlas4 Temmuz 2014 Cuma 07:00 - Güncelleme:
Yaşatmaya ‘gönüllü’ler

Sosyal medyada ya da çevrenizde, barınak gönüllülerinin adlarını sıkça duyuyorsunuz değil mi? Kedi, köpek hatta kuşlarla ilgilenip onların karınlarını doyuruyor, yıkayıp temizliyorlar. Ve her şeyden önemlisi bu ‘iş’i tamamen karşılıksız, sevgiyle yapıyorlar. Onlar için kampanyalar düzenliyor, kermes yapıyor, ajanda, takvim hazırlayıp satıyor, bandana ya da çanta tasarlayıp gelirini barınağa bağışlıyorlar. Tabii onların bu sevgisi de karşılıksız değil! Barınaklardaki sevimli hayvanlar da gönüllüleri sevgiyle karşılıyor. Biz de Fatih Belediyesi Yedikule Hayvan Barınağı’na giderek birebir yaşananlara şahit olmak istedik. Barınağa gittiğimizde gönüllüler de oradaydı. Kimi ekmekleri poşetlerinden çıkarıyor, kimi hasta köpekleri elleriyle besliyordu.

Tuğba Demiryürek özel bir şirkette müdür olarak görev yapan gönüllülerden. Köpeklere karşı büyük bir sevgisi var fakat yoğun bir şekilde çalıştığı için evde bakamıyor. Her salı barınağa gelerek hayvanlarla vakit geçirdiğini anlatan Demiryürek “Yemeklerini hazırlıyorum, onlarla oyunlar oynuyorum, maddi durumum el verdiği sürece yardımda bulunuyorum” diyor.

Ali Pekacar ise mağaza müdürü. Boş vakitlerinde barınağa geliyor. Köpeklerle ilgilenmek, onlarla vakit geçirmekten mutlu oluyor ama bir yandan da hüzünleniyor. Çünkü barınaklara daha çok gönüllünün gitmesi gerektiğini düşünüyor: “Buradaki hayvanların gerçekten sevgiye ihtiyacı var. Sadece sevmek için bile olsa gitsinler, onlarla vakit geçirip oyunlar oynasınlar.”

Ayşıl Ünal Yerel Hayvan Koruma Gönüllüsü. Emekli genel müdür, çok uzun yıllardır gönüllü olarak barınaklarda çalışıyor.

Her salı barınağa geliyor. Yeri geliyor, yavruları biberonla besliyor, yeri geliyor sakat hayvanların altlarını temizliyor.

3 BİN KÖPEK 150 KEDİMİZ VAR

Biz gönüllülerle sohbet ederken Yedikule Hayvan Barınağı’nın yöneticisi 3 bin köpek ve 150 kedinin annesi Meral Olcay da sahibi terk ettikten sonra intihar girişiminde bulunan bir köpeği elleriyle besleyip şırıngayla su içirmeye çalışıyordu. Olcay bakılamayacak hayvanların sahiplenmemesi uyarısında bulunuyor: “Barınakların çoğalmasında zevk uğruna petshop’lardan alınıp, daha sonra hevesi gidince sokağa atılan hayvanlar neden oluyor. Burada en büyük suçlu insanlar. Çocuk istedi diye hayvan alınmaz. Örneğin karneler alınınca pek çok aile buraya akın etti. Biz çoğunun bakamayacağına inanmadığımız için hayvan sahiplendirmedik. Biliyoruz ki pek çok aile okullar açılınca o hayvanı yeniden sokağa atacak. Bir canlı sahiplenmek istiyorsanız 15 yıl yaşayacağını bilmelisiniz.”

SUSUZ KALMAMALARI İÇİN 1 KAP SU DA SEN KOY

Türkiye genelinde hayvanları koruma adına pek çok aktivite ve kampanya düzenleniyor. Sosyal medyada da pek çok gönüllü açılan hesaplardan sahiplendirme yapıyor. Bunlardan en önemlisi ise “1 kap su” kampanyası. Özellikle Facebook ve Twitter’da sürekli broşür paylaşan gönüllülere siz de destek olabilirsiniz. Bir başka kampanya ise Ataşehir, Beşiktaş ve Şişli belediyelerinden geldi. Damacana ile işbirliğine giren belediyeler, her köşe başına damacana su kabı koyacak. Bu proje yakında başka belediyeler tarafından da hayata geçirilecek.

ZİYARETE ELİNİZ BOŞ GELMEYİN

Binlerce hayvanın rehabilite edildiği barınaklara sadece sevmek için değil destek olmak, yardım etmek için de gidebilirsiniz. Barınakların temel ihtiyaçlarını karşılamak istiyorsanız da sitelerinde yer alan ‘Acil ihtiyaç’ bölümlerine göz atın. Kuru ve yaş mama, gazete kağıdı, battaniye, bayat ekmek, et, sosis, tavuk, yemek artığı gibi şeylere ihtiyaç duyuyorlar. Günde 4 ton yemek artığı topladıklarını anlatan Meral Olcay herkesi özverili olmaya çağırıyor: “Yaz aylarında her gün 1000 ekmek, 300 kilo makarna, 500 kilo tavuk posası, dört koli süt, iki koli yaş mama, 15 çuval 15 kiloluk kuru mama ve et tüketiyoruz. Kışın ise daha fazla tüketiyoruz. Dolayısıyla ne kadar çok gönüllü olur ve yardım yapılırsa barınaklar o kadar iyi hale gelir.”

Petshop’lardan değil barınaktan sahiplenin

Eğer bir köpek ya da kedi sahiplenmek istiyorsanız barınaklardan alabilirsiniz. Buralarda yüzlerce cins köpek ve kedi var. Bunu da İstanbul’da yer alan 63 barınakta yapabilirsiniz. Yeter ki gönüllü olun! Size yardımcı olması için aşağıda bazı barınak ve merkezleri yazdık...

-Büyükçekmece Sahipsiz Hayvanlar Bakım Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi

-Avcılar Belediyesi Hayvan Sağlık Merkezi

-Bahçelievler Tedavi, Kısırlaştırma ve Müşahade Merkezi

-Bağcılar Belediyesi Kısırlaştırma ve Rehabilitasyon Merkezi

-Bakırköy Belediyesi Sokak Hayvanları Geçici Bakımevi

-Bayrampaşa Belediyesi Barınağı

-Beşiktaş Belediyesi Rehabilitasyon Merkezi

-Beylikdüzü Belediyesi Kısırlaştırma ve Rehabilitasyon Merkezi

-Beyoğlu Belediyesi Rehabilitasyon Merkezi

-Büyükçekmece Sahipsiz Hayvanlar Bakım, Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi

-Esenler Belediyesi Rehabilitasyon Merkezi

-Esenyurt Belediyesi Yakuplu Rehabilitasyon Merkezi

-Gaziosmanpaşa Belediyesi Kücükköy Rehabilitasyon Merkezi

-Güngören Belediyesi Hayvan Toplama ve Kısırlaştırma Merkezi

-Büyükşehir Belediyesi Hasdal Rehabilitasyon Merkezi

-SHKD Doğal Yasam Alanı

-Küçükçekmece Rehabilitasyon Merkezi

Yaralı bir hayvanı yolda bırakmayın

Barınakların dışında 2004 yılında çıkan yönetmelikle hayvan barındırma merkezleri de çoğalmaya başladı. Sarıyer Belediyesi Veteriner İşleri Müdürü Ayhan Akbulut bu merkezlerde tedavi edilen hayvanların daha sonra yeniden sokağa bırakıldığını söylüyor: “Merkezlerimizde bakıma ihtiyacı olanların her türlü ihtiyacını karşılıyoruz, bu hayvanları sağlığına kavuşturuyoruz. Tamamen ücretsiz... Dolayısıyla da barınaklarda olduğu gibi gönüllülerin yapabileceği pek bir şey kalmıyor.” Eğer siz de çevrenizde, yolda, sokakta, yaralı, hasta köpek, kedi, kuş görürseniz, belediyelerin hayvan barındırma merkezlerini götürebilirsiniz.