26 Nisan 2024 Cuma / 18 Sevval 1445

Utkucu; 'İzmir'in Bütçeden Aldığı Pay Artıyor'

Star Gazetesi Ege Bölge Temsilcisi Ahmet Kaplan, göreve yeni atanan İzmir Defterdarı Tamer Utkucu'ya nezaket ziyaretinde bulundu. Rakamlarla İzmir'in gelir ve giderlerini özetleyen Utkucu, İzmir'in ekonomik panoramasını aktardı. İzmir'de taşınmaz teşviki konusunda hiçbir başvurunun bulunmadığını belirten Utkucu, yatırımcılara çağrıda bulundu. önemli tartışma konularından birisi olan İzmir’in genel bütçeden aldığı pay ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Tamer Utkucu, İzmir’in genel bütçeden aldığı payda artış olduğunu açıkladı.

İZMİR/STAR16 Eylül 2014 Salı 07:00 - Güncelleme:
Utkucu; 'İzmir'in Bütçeden Aldığı Pay Artıyor'

Star Gazetesi Ege Bölge Temsilcisi Ahmet Kaplan, İzmir Defterdarlığı'na atanan Tamer Utkucu'yu makamında ziyaret ederek hayırlı olsun dileklerinde bulundu. Ziyarette İzmir’ ekonomisinde ki gelişmeleri anlatan Utkucu, defterdarlığın devletin muhasebesi olarak nitelendirirken İzmir'in genel durumunu rakamlarla açıkladı. Yıllık ortalama 900 bin civarında yevmiye kaydı yaptıklarını belirten İzmir Defterdarı Tamer Utkucu, İzmir'in Türkiye'deki yerini rakamlarla ortaya koydu.


İZMİR’İN BÜTÇE GELİRİ 37,4 MİLYAR TL

İzmir'in genel tablosunu çizen Utkucu, “Defterdarlık, devletin muhasebesi. Menkul, nakdi, ayni, gayrimenkullerin envanterini tutan, bunların üzerinde işlemlerini yürüten bir birim. İzmir'e geldiğimizde envanterimizi özetleme imkanımız oldu. İzmir’in toplam bütçe geliri 37,4 milyar TL.

İZMİR TÜRKİYE’NİN BÜTÇE GELİRİNİN
YÜZDE 9.62’SİNİ KARŞILIYOR


İzmir, Türkiye'nin bütçe gelirinin yüzde 9,62'sini karşılıyor. İzmir'in bütçe gideri 8,5 milyar TL. Toplam gider içerisindeki payı yüzde 2,11. Son 5 yılı incelediğimizde bütçe gelirleri statik gözüküyor. Yüzde 8,5 - 9,5 bandında durağan seyrediyor. Giderler artış gösteriyor. 2009'da gider içerisindeki payı 1,93 iken, 2013’te bu rakam 2,11'e çıkmış. İzmir'in total gider içerisindeki payı arttı. Bu da ana bütçe giderlerinden İzmir'e daha fazla pay ayrılıyor anlamına gelir.

Genel toplamda İzmir’in tahsilat payı 2009'da yüzde 8,64 iken bu rakam yüzde 9,62 oldu. Burada da müspet yönde bir artış var. 2010'da yüzde 10'a çıkmış ama tekrar yüzde 9,62'ye düşmüş. Defterdarlığın döner sermayeden hazine payı olarak aldığı paylardan oluşan gelirler var. Buda yılda ortalama 300 milyon TL.

İZMİR’DE 115 BİN 498 KİŞİYE
MAAŞ ÖDEMESİ YAPILIYOR


İzmir'de 115 bin 498 kişiye maaş ödemesi yapıyoruz. Memur sayısı 108 bin. Diğerleri sözleşmeli, geçici personel olarak. Bu sayıya genel bütçedeki kurumlar hariç. Genel bütçede bizim kasamızdan, devletin ana kasasından ödediğimiz maaşlar. İzmir'de genel bütçede 3 bin 457 kişi sözleşmeli, geçici 2 bin 285, işçi olarak da bin 660 personel bulunuyor” dedi.


İZMİR'İN YÜZDE 39'U HAZİNENİN

“Bizim diğer görevlerimizden biri de hazinenin taşınmaz mallarının idare edilmesi yönetimi” diyen Utkucu, “Buradaki ana tablomuzda toplam bizim 108 bin 508 adet taşınmazımız var. Bunlar tapulu, kayıtlı taşınmazlarımız. Bu taşınmazların yüz ölçümü 4 bin 705 km2. İzmir'in yüz ölçümü 12 bin 12 km2 olduğunu düşündüğümüzde hazine adına taşınmazlar İzmir'in yüzde 39'unu kapsıyor. Bunun içerisinde kıyılar, dereler, tescilsiz yerler hariç. Yüzde 39 için hazinenin tapulu malı diyebiliriz. Göreve geldiğimizde hazine taşınmazlarının envanterini çıkararak tapuyla uygunlaştırıp bunu da atıl durumdaki hazine taşınmazlarını nasıl ekonomiye kazandırabiliriz diye düşündük. Hazine taşınmazlarımızı Milli Emlak Otomasyon Projesi (MEOP) sisteminde kayıtlı tutuyoruz. Onu da tapudaki kayıtlarla karşılaştırıyoruz zaman zaman. Bunu yaptığımızda bizim kayıtlarımızda olmayan hazine taşınmazları da tespit etme imkanımız oluyor. Bu atıl durumdaki taşınmazları envanterimizde bulup hukuki işlemlerini sonuçlandırıp yatırımcılara arz etme gibi bir hedefimiz var. Yatırımcıların gayrimenkul ya da ilk kuruluş giderlerinde arsa maliyeti çok önemli bir gider. Biz en azından hazine taşınmazları portföyünde kiralama suretiyle yatırımcıların bu ihtiyaçlarını karşılamayı hukuki çerçevede düşünüyoruz. Bununla ilgili çalışmalarımız başladı” şeklinde konuştu.

2B BAŞVURULARININ YÜZDE 80'İ SONUÇLANDIRILDI

2B taşınmazlarına da değinen Utkucu, “İzmir'de önemli konulardan biri de 2B taşınmazları. 2B, İzmir'de sorunsuz bir şekilde atlatıldı. Bizden önceki arkadaşlarımız güzel bir şekilde çalışmışlar. İzmir'de toplam 28 milyon TL'lik bir 2B tahsilatı yapılmış. Başvuruların yüzde 80'ini sonuçlandırmışız. Milli emlak, hazine taşınmazlarından elde ettiğimiz gelirler totalde İzmir'in il ve ilçelerine bağlı olarak 2013 itibariyle toplam 118 milyonluk hazinenin taşınmazlarından elde edilen milli emlak gelirleri var” diye konuştu.

İZMİR'DE 26 BİN HAZİNE DAVASI VAR

İzmir'de toplam 26 bin hazine davası olduğunu belirten İzmir Defterdarı Tamer Utkucu, “Bizim diğer önemli konularımızdan birisi hazine davalarıdır. İzmir'de toplam 26 bin tane hazine davası var. Devletin nakdi ayni bütün mal varlığı ve kayıtlarını defterdarlık tutuyor. Devletin ne kadar davası var, kimlerle davası var, ne kadar alacağı, borcu var bunları da görebiliyoruz. Sosyal ekonomik ve kültürel alandaki fotoğraf da çıkıyor. Her bir faaliyetin bir parasal karşılığı var ve bu parasal karşılığın devlet adına defterdarlıkta fotoğraflandığı için bizim biraz daha kamunun yaptığı iş ve eylemleri görmemiz rahat olabiliyor. Belediyelerin de muhasebe kayıtlarının gelir gider durumlarını yine bize bildirmek zorundalar. Defterdarlık olarak bunu da biz tutuyoruz. Hangi belediyenin ilçe veya büyükşehir belediyesinin ne kadar bütçe geliri var ne kadar gideri var yılsonu itibariyle görebiliyoruz” dedi.

YATIRIMCILARA 'TAŞINMAZ TEŞVİKİ'

İzmir'de yatırımcıların taşınmaz teşviki konusunda başvuruda bulunmadığını ve pek bilinmediğini söyleyen Utkucu, “İzmir 1. Teşvik bölgesinde yer alıyor. Biz arazi teşviki de veriyoruz. Bunun da İzmir'de çok bilinmediğini fark ettim. Kamu taşınmazlarının teşvik kapsamında yatırımlara tahsisiyle ilgili 4706 sayılı kanunda geçici maddesi var. Buna ilişkin Bakanlar Kurulu kararı var. Buradaki amaç, kamu taşınmazlarının belirlenen teşvik türlerine göre çok da ekonomik şartlarla yatırımcıya arz edilmesidir. Bu hazine taşınmazları olabileceği gibi üniversitenin, belediyenin taşınmazları da olabiliyor. İzmir'de bu teşvik kapsamında hiçbir arazi çalıştırılmamış, buna yönelik hiçbir işlemimizin olmadığını gördüm. Tabi bu teşvik için İzmir'deki müteşebbisler de başvurmamış. Teşvik kapsamında çeşitli sektörler var. Küçük yatırımlardan bahsedersek oteller, öğrenci yurtları, soğuk hava depoları, hastane, seracılık, inşaat amaçlı beton ürünleri, su ürünleri yetiştiriciliği, bertaraf tesisleri, motorlu kara taşıtı ve yan sanayi, tekstil ürünleri imalatı. Tabi bunların yatırım tutarları var. Otel dediğimizde 3 yıldız ve üzeri, soğuk hava deposu dediğimizde en az 1000 m2 kapalı alan, hastane için 1 milyonluk TL'lik bir yatırım, huzur evi de en az 100 kişilik olması gerektiği gibi bazı şartları var. Bu teşvik kapsamında bazı avantajlar da var. Biz bunun emlak vergi değerinin yüzde 2,5'unu kira bedeli alıyoruz. Diğer irtifak hakları gibi yüzde 1 hasılat payı almıyoruz. İzmirli yatırımcının kendisine uygun taşınmazları tespit edip bu taşınmaz teşvikinden yararlanması da temennimiz. Çünkü ülkemizin ekonomisini hareketlendirecek bir faaliyete biz de katkı koymak isteriz” diye konuştu.

TEŞVİK İÇİN NELER YAPILMASI GEREKİYOR?

Yatırımcılara bu teşviki almak için yol da gösteren Utkucu, “Yatırımcı, kendisine uygun olan sektörü belirleyip uygun araziyi ve bölgeyi tespit edip defterdarlığa veya mal müdürlüklerine müracaat etmesi gerekiyor. Müteşebbisin kendisi tespit ettiği taşınmazı önerebileceği gibi uygun olan bir taşınmaz şeklinde de talepte bulunabilir. Daha sonra biz uygun bulduğumuz taşınmazları kendisine arz ederiz. Genellikle yatırımcılar kendileri tespit ettikleri bir arazide şu yatırımı şu teşvikten yararlanmak istiyoruz diye müracaat ederler. Biz de bu işlemleri tekamul ettirip bakanlığa göndermeye çalışırız” dedi.

İHALESİZ DE TEŞVİKTEN YARARLANILABİLİR

Genellikle taşınmazları ihale yoluyla yaptıklarını ama bu teşvik kapsamında özel maddelerin de olduğunu belirten Utkucu, “Kıyı yatırımlarında 150 milyon ABD doları karşılığında yatırım yapılıyorsa 10 yıl süreyle 250 kişi istihdam yapılmayı taahhüt ediliyorsa ihalesiz doğrudan bakanlığın onayıyla verilebiliyor. Mevzuatımızda böyle bir hüküm var. Teknolojik seracılık ve jeotermal seracılık, organik tarımla ilgili yine en az 10 milyon dolarlık yatırım yapmayı taahhüt eden, 10 kişiye 10 yıl istihdam sağlamayı taahhüt edilirse yine ihalesiz tahsis edebiliyoruz. Buradaki amaç, bu tür yatırımları teşvik etmek” diye konuştu.