25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

Üzümde Spekülatif Fiyat Döngüsü Artık Bitmelidir

Üzüm piyasasında yaşanan son derece önemli ve kriz diyebileceğimiz fiyat dalgalanmalarına karşı bir açıklama yapma zorunluluğu doğmuştur.

İZMİR/STAR23 Nisan 2014 Çarşamba 07:00 - Güncelleme:
 Üzümde Spekülatif Fiyat Döngüsü Artık Bitmelidir
Üzüm, Ege Bölgesi’nde yaklaşık 100 bin üretici ailenin geçim kaynağı, bölge ekonomisinin de önemli bir itici gücüdür. Çekirdeksiz Kuru Üzüm üretiminin %90’ı ihraç edildiği için üzüm fiyatlarının diğer üretici ülke fiyatları ile rekabet edebilecek düzeyde olması gerekmektedir. Ayrıca çekirdeksiz kuru üzüm gelişmiş Avrupa ülkeleri pazarlarına bir hammadde olarak satılmakta ve ihraç edildiği yerde bir sanayi girdisi olarak işlem görmektedir. Bu durum, üzüm ihracatında fiyatları çok daha önemli konuma getirmektedir. Üzüm fiyatlarının aşırı yükselmesi durumunda diğer üretici ülkeler devreye girerek pazarımızı kapmaktadır. Sezonun hemen başında yaşanan gelişmeler piyasa üzerinde ciddi baskı kurmuş, rekoltenin bir önceki yıla göre yarı yarıya düşeceği söylentisi yayılmış, üzüm fiyatlarının 6-7 TL’ye yükseleceği spekülasyonu yapılmış ve üreticimize mallarını satmamaları telkin edilmiştir. Bunun sonucu olarak Eylül-Ekim aylarında olması gereken ürün arzları olmayınca fiyatlar o dönemde 5 TL’nin üzerine çıkmıştır. Buna rağmen, beklentilerin spekülatif şekilde yükseltilmesi ihracatımızı olumsuz etkilemiştir. Ürünün değerli olması, üreticimizin kazanması hepimizin arzusudur, ancak bir üründe fiyatlar rekabet edemeyecek düzeye gelirse malınızı satamazsınız. Üzümde yaşananlar, tam olarak budur. Balonlaştırılan fiyatlar yüzünden ihracatta ciddi pazar kayıplarına uğramış durumdayız. Biz 5 TL’yi beğenmeyip mal satmazken bu rakamı olumlu bulan İran ve Amerika gibi üretici ülkeler bizim pazarımızı aldı. İhracatımız 160.000 tondan 110.000 tona geriledi.

Bugün balon patlamış ve üzüm fiyatları 3 TL seviyelerine kadar gerilemiştir. 5,5 TL’den 3 TL’ye inen bir üründe son derece ciddi bir kriz var demektir. Bazı kurumlar bunun bir oyun olduğunu beyan etmektedir ancak kazananı olmayan bir oyun olmaz. Bu fiyatla üretici, aracı, tüccar, ihracatçı hepsi zarar etmektedir. Yani her kesim kaybetmiştir. Türk üzümcülüğü kaybetmiştir. Hiç risk olmadan popülist demeçlerle piyasayı yönlendirme çabaları hepimize çok pahalıya mal olmuştur.

Borsamız, Çekirdeksiz Kuru Üzüm sektörüne yaptığı hizmetlerle her zaman üreticimizin yanında olmuştur. İzmir Ticaret Borsa’sının salonlarda oluşan fiyatların artışında ya da düşüşünde hiçbir etkisi yoktur, olması da mevzuat çerçevesinde mümkün değildir. Borsa kesinlikle taraf değildir. Salonlarda, tamamen serbest piyasa koşulları geçerlidir. Çekirdeksiz kuru üzüm fiyatlarında artış veya düşüşünde hiçbir müdahale yoktur ve 90 yıldır üzüm salonunda arz ve talebe göre oluşan fiyatlar dünya pazarlarında yön verici olmuştur. Artık üzümde söz sahibi olan tüm kurumların kısır çekişmeleri bırakıp realist hedefler koyarak birlikte hareket etme zamanı gelmiştir. Üretici ile tüccarın bir rakip değil ortak olduğunu anlamamız gerekmektedir. Unutmayalım ki ihracatçının üzüme ihtiyacı olduğu kadar üzümün de ihracatçıya ihtiyacı vardır. Rekolte çalışmaları dahil, tüm faaliyetlerde kurumlar arasında işbirliği yapmamız şarttır. Türkiye üzüm ihracatında dünya lideridir. Bu konumu korumak için fiyat istikrarına ihtiyaç vardır, aksi takdirde önümüzdeki süreç son derece zor olacaktır.