18 Mayıs 2024 Cumartesi / 11 Zilkade 1445

Bese Hozat: Türkiye birkaç gün içinde kararını vermeli

KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Bese Hozat, son üç aydır Türkiye'de yürüyen sürecin ciddi bir tıkanma yaşadığını ifade ederek, hükümetin demokratikleşme paketini 'sürecin bittiğinin deklarasyonu' olarak nitelendirdi.

Şeyhmus Çakan18 Ekim 2013 Cuma 07:00 - Güncelleme:
Bese Hozat: Türkiye birkaç gün içinde kararını vermeli
Kandil’de bulunan KCK Yürütme Konseyi üyesi Sabri Ok ise, Hükümetin Kürt halkanın iradesini, gücü ve Türkiye siyasetini etkileme düzeyini bilmesi gerektiğini ifade ederek, "40 yıl uğraşıldı, sonuçlar ortadadır. AKP bu zihniyette devam ederse kendisinden öncekiler gibi bunun altında kalır. Kürtler zor koşullarda mücadelesini ve varlığını korudu. Biz varlık mücadelesini verdik, varlığımızı kazandık, şimdi özgürlüğümüzü istiyoruz” dedi. KCK Yürütme Konseyi üyesi Mustafa Karasu, İmralı adasında Abdullah Öcalan ile görüşmeye giden BDP heyetinden Genel Başkan Selahattin Demirtaş'ın çıkarılmasına sert tepki göstererek, "Bence heyetin oraya gitmemesi lazımdı. Demirtaş çıkarılınca heyet gitmemeliydi. Ciddi tutum alınmalıydı" dedi. KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Bese Hozat ise, çözüm süreci konusunda Türkiye'nin bir kaç gün içinde kararını vermek zorunda olduğunu belirterek, sürecin bitirilmesi durumunda her alanda mücadeleye devam edeceklerini söyledi.

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Bese Hozat, Yürütme konseyi üyeleri Mustafa Karasu ve Sabri Ok, çözüm sürecini Avrupa'da PKK yanlısı olarak bilinen Sterk tv'ye değerlendirdi. Oslo görüşmelerinde de yer alan KCK Yürütme Konseyi üyesi Mustafa Karasu, bundan sonrası gevezelik olduğunu, bugüne kadar çok şeyin konuşulduğunu ifade ederek, "Oslo'da her şey tartışıldı. Önderlik her şeyi tartıştı. Tartışılacak hiçbir şey kalmamıştır. Televizyonlardaki konuşmalarda gevezeliktir. Ciddi bir tartışma olması gerekir. Bundan sonrası gevezeliktir. Önderlik ile gidip konuşuluyor. Ne konuşuluyor. Her şey gizli olsun istediler. Biz müzakere ve belgeli olmasını istedik. Müzakere yapmıyorlar yapmıyorsanız ne yapıyorsunuz. Açık söyleyelim, biz bundan sonra diyalog veya tartışma olursa kabul etmeyiz. Biz bu süreci kabul etmeyeceğiz. AK Parti bu süreci öyle götüreceğini düşünüyorsa aldanıyor. Kendi sistemimizi kuracağız. AK Parti'ye karşı da direneceğiz. Bizi bu tercihe zorlayan AK Parti'nin politikası olacaktır" dedi.

Karasu, Müzakere olmaması durumunda kendi sistemlerini kendilerinin oluşturacaklarını ileri sürerek, "Önderlik defalarca bir komisyon olsun süreci takip etsin dedi. Bunların hiç birini kabul etmiyorlar. Çözüm niyetleri yok, Kürtleri muhatap almaya niyetleri yok. Alavere dalavere Kürt Mehmet nöbete yaklaşımı var. Bunun bırakılması lazımdır. AK Parti sanmasın biz kendisine seçim kazandırmak için bu çatışmasızlığı sürdürmeyiz. Biz aptal değiliz, süreci çözüm olsun diye yaptık. Önderliğimiz ile oturup müzakere yapsınlar diye yaptık. AK Parti ciddi olmalıdır" dedi. İmralı'da Abdullah Öcalan ile görüşen BDP heyetinden BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ında çıkarılmasını sert bir dille eleştiren Karasu şöyle konuştu:

"HEYET GİTMEMELİYDİ"

"Bence heyetin oraya gitmemesi lazımdı. Demirtaş çıkarılınca heyet gitmemeliydi. Ciddi tutum alınmalıydı. Kürt sorunu gibi ciddi bir sorun var, 100 yıllık bir sorun var. BDP önemli bir parti onun eş başkanı var, eleştiri yapmış diye onu götürmüyor. PKK ve BDP'ye sürekli küfür ediyorsun ama, sana küçük bir eleştiri yapıldığı zaman her şeyi yapıyorsun. Süreci fiili olarak AK Parti bitirmiştir. Kürtleri ve önderliği muhatap almayarak süreci bitirmiştir. Biz yapacağımızı yaptık daha fazla yapamayız. Daha fazlası mücadeleyi bırakın bizim insafımıza kalın demektir. Biz kendimizi Türk devletinin insafına bırakırsan Kürtleri yok edeceklerdir. AKP niye adım atmıyor, halen zihniyeti gelişmemiştir, Kürtleri yok etmek zihniyetinden vazgeçmemiştir."

"ÖCALAN'IN ÇEKİLMESİ SAVAŞ SÜRECİNİN YENİDEN BAŞLAMASI DEMEKTİR"

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Bese Hozat ise, Öcalan'ın süreçten çekilmesinin her anlamda bir mücadele ve savaş sürecinin yeniden başlaması demek olduğunu ifade ederek, "Sürecin kendisi önderliksiz gitmez yani. Kürt sorunu da önderliksiz çözülmez. Bunu devletin kendiside biliyor. Önderliğin süreçten çekilmesi demek sürecin bir bütün ortadan kalkması ve büyük bir mücadele ve savaş sürecinin başlaması demektir" dedi. Ak Parti Hükümetinin Kürtleri teslim alma üzerinden bir oyalama siyaseti ile süreci götürmek istediğini söyleyen Bese Hozat, şöyle konuştu:

"Böyle devam ederse Kürtler kendi sistemini kurar, demokratik özerklik sistemin kurar. Kürtler kendi kaderine devlete bırakmaz. Öz güçleri ile kendi kaderini tayin etme düzeyine gelmiştir. Her türlü saldırıya karşı en etkili bir biçimde savunmasını gerçekleştirecektir. Biz baştan beri devlet ile diyalog ve müzakere dahilinde anayasal çözüm dahilinde Kürt sorununun demokratik çözümünü esas aldık. Yıllardır bunun mücadelesini veriyoruz. Yıllarca çok sayıda proje sunuldu. AKP iktidara geldiğinden beri çok sayıda ateşkes uygulandı. Şimdi bir şey çıkmadı. Önderliğimiz cevap bekliyor. Bir şey çıkmasa da Kürtler boyun eğecek teslim olacak değil. Kürtler ne çözümsüz nede seçeneksizdir. Kürtler bölge dengelerinin belirlenmesinde temel aktör durumundadır. Kürtler kendi sistemini devlete rağmen kurar. Kürtler devlet ile uzlaşarak sistemini kurmak istedi. Devlet buna gelmiyorsa Kürtler idari sistemden, ekonomik, eğitimi ve savunma alanına kadar sistemini karacaktır ve kendi savunmasını kuracaktır. Türkiye bu çözüme gelmez ise Türkiye'nin yaşayacağı durum kaç yıl sonra Suriye'nin durumu olacaktır. AKP artık son noktaya gelmiş, kararını vermek zorundadır. Ya bu sorunu çözecek, yada ne yapacağını karar vermek zorundadır. Karar aşamasındadır. Çok zamana yayılacak bir süreç değil. Birkaç gün içinde kararını verecektir. Olmasa her alanda yoğun bir mücadele süreci gelişecektir."

"VARLIK MÜCADELESİNİ KAZANDIK, ŞİMDİ ÖZGÜRLÜĞÜMÜZÜ İSTİYORUZ"

KCK Yürütme Konseyi üyesi Sabri Ok da, Hükümetin Kürt halkanın iradesini, gücü ve Türkiye siyasetini etkileme düzeyini bilmesi gerektiğini ifade ederek, "40 yıl uğraşıldı, sonuçlar ortadadır. AK Parti bu zihniyette devam ederse kendisinden öncekiler gibi bunun altında kalır. Kürtler zor koşullarda mücadelesini ve varlığını korudu. Biz varlık mücadelesini verdik, varlığımızı kazandık, şimdi özgürlüğümüzü istiyoruz. AK Parti bunu görmelidir. Zaman kazanmak ile seçim hesapları ile bir yere varılamaz. AKP'nin 10 yıllık iktidarında hiçbir iktidara göstermediğimiz şansı sunduk. Bunun 6 yılı ateşkes ile geçti. Artık kararını vermelidir" diye konuştu.