24 Nisan 2024 Çarşamba / 16 Sevval 1445

Paralel yargıya izin yok

Yargıtay Başkanı Ali Alkan’ın açıklamasına cevap veren Adalet Bakanlığı, “Kanun koymak, değiştirmek ve kaldırmak, Meclis’in yetki ve görevidir. Yargı kurumları paralel yapıların ilkelerine dayanarak keyfi muamelede bulunamaz” dedi.

NEVİN BİLGİN 26 Kasım 2014 Çarşamba 07:00 - Güncelleme:
Paralel yargıya izin yok

Adalet Bakanlığı, Yargıtay Başkanı Ali Alkan’ın TBMM’de bulunan yargı paketini “yargıya müdahale” olarak niteleyen açıklamasına yanıt verdi. Bakanlık, TBMM’nin görevinin yasa yapmak olduğunu hatırlatarak, yasama faaliyetinin yargıya müdahale olmadığının altını çizdi. Açıklamada, “Hiçbir demokratik sistem, adalet dağıtmakla görevli yargı mensuplarının zümrevi veya paralel bir yapının ilkelerine dayanarak keyfi muamelede bulunmasına müsaade etmez, edemez” denildi. Bakanlık, 10 maddede Alkan’ın açıklamalarına yanıt verdi:

- Görevi uygulamak

Yasama, yürütme ve yargı, TBMM’nin çıkardığı kanunlara uymak ve uygulamakla yükümlüdür. Yargıtay’ın daire ve üye sayısı, kurulları, personeli ve işleyişine ilişkin yasal düzenleme yapma, Meclis’in yasama yetkisi içindedir. Yargıtay Başkanı’nın vazifesi, bu düzenlemeleri doğru anlamak ve uygulamaktır.

- Kanun koymak, değiştirmek ve kaldırmak, TBMM’nin yetki ve görevlerindendir. Yasama faaliyetleri, yürütme ve yargıya müdahale değildir. 

-  HSYK’nın Yargıtay’a tetkik hakimi ataması Anayasa gereği görevi olup, Yargıtay’ın iç işleyişine müdahale değildir. Seçilen Yargıtay üyelerinin hangi dairede görev yapacağına Yargıtay karar verdiği gibi atanan tetkik hâkimlerinin hangi dairede görev yapacağına da Yargıtay karar vermektedir.

- Yargıtay Başkanının bu şahsi açıklaması, mevcut ve yeni seçilecek Yargıtay üyeleri ile HSYK’nın henüz oluşmamış iradesine karşı önyargıya dayanan açık bir güvensizlik itirafıdır.

- Paralele izin verilemez

Hiçbir demokratik sistem, adalet dağıtmakla görevli yargı mensuplarının siyasi, ideolojik, zümrevi veya paralel bir yapının ilkelerine dayanarak keyfi muamelede bulunmasına, yetki ve görevlerini suistimal ederek vatandaşların yargı eliyle mağdur edilmesine ve bu haksızlığın yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı adı altında yasama ve yürütmeye fatura edilmesine müsaade etmez, edemez. 

- Törenler yasaklanmıyor

 Kanun teklifi Yargıtay’ın adli yıl açılış törenleri yapmasını yasaklamamaktadır. Teklif, tören yapma konusundaki Yargıtay tekeline son vermektedir. Teklifin yasalaşmasından sonra da Yargıtay daha önce olduğu gibi adli yıl açılış törenleri düzenleyebilir. Yasaklanıyormuş gibi bir algı oluşturulması büyük bir çarpıtmadır.

-  Teklifle Yargıtay Kanunu’nda yapılması öngörülen değişikliklerin kimleri ve hangi çevreleri rahatsız ettiği herkesin malumudur. Başkan’ın bu şahsi açıklamasıyla söz konusu çevrelere dolaylı da olsa destek vermiştir.

-  Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun görüş verilmemesi yönündeki kararına rağmen Yargıtay Başkanı’nın şahsi düşüncelerini sanki Yargıtay’ın kurumsal görüşüymüş gibi yansıtması etik değildir.  Kaldı ki, kanun teklifinin Adalet Komisyonu görüşmelerine Yargıtay’ın temsilcileri katılmış ve kurumsal görüşlerini ifade etmişlerdir. 1 Kasım 2014 tarihinde TBMM’ye sunulan ve Komisyon’da kabul edilen kanun teklifi hakkında, 23 gün sonra Başkan’ın şahsi basın açıklaması yapma gereği duyması anlaşılamamıştır.

- İzaha muhtaç ifadeler

Yeni seçilecek Yargıtay üyelerini HSYK; Birinci Başkanlık Kurulu üyelerini, yeni kurulacak dairelerin başkanlarını ve üyelerin hangi dairede çalışacağını ise Yargıtay belirlemektedir. Bu süreçlerin hiçbir aşamasında hükümet ve hükümetin müdahalesi yoktur. 2011 yılında yeni seçilen Yargıtay üyelerinin göreve başlaması üzerine de aynı uygulama yapılmıştır. Anayasa Mahkemesi bu değişikliğin iptali istemini de reddetmiştir. O tarihte yargı bağımsızlığına halel getirmeyen ve Anayasa’ya aykırı bulunmayan düzenlemenin bir benzerinin, Anayasa değişmediği halde Anayasa’ya aykırı nitelendirilip yargı bağımsızlığına müdahale diye takdimi izaha muhtaçtır.

GİZLİ AJANDAMIZ DA İMRALI’YA SEKRETERYA DA YOK

ADALET Bakanı Bekir Bozdağ da dün akşam Meclis’teki Hakimler ve Savcılar Kanunu görüşmelerinde, HSYK’yla ilgili yargı paketiyle getirilen düzenlemenin ihtiyaçtan ortaya çıktığını, gizli ajandaları olmadığını söyledi. Bozdağ, Yargıtay Başkanı Ali Alkan’ın açıklamalarına da eleştirerek, Yargıtay üyelerini seçerken nasıl düşünülüyorsa, HSYK’nın atanmasında da aynısını düşünmek gerektiğini, aynı düzenlemenin Danıştay’da da olduğunu ifade etti. Bozdağ, “Yargıtay’ın iç işlerine müdahale yok” dedi.

Bozdağ, Meclis’te vekillerin sorularını da yanıtladı. Bozdağ, çözüm sürecine ilişkin soru üzerine “Cezaevlerinde sadece tutuklu ve hükümlü bulunur. Bunun dışında kimse bulunamaz. İmralı’ya sekreterya tartışmaları hükümeti yıpratmak için bir algı operasyonudur. Orada bir sekreter olacak, düzen kurulacak algısı yanlış. Siyaseten de böyle bir şey yok. Kanunen de mümkün değil. Öcalan’ın yanında bulunan hükümlüler var. Bunlar azalır, çoğalır. Başka cezaevlerinde olan rutin uygulamalardır. Başka cezaevlerinde ne yapılıyorsa burada aynısı yapılıyor” dedi.