20 Nisan 2024 Cumartesi / 12 Sevval 1445

Türk rehineler esaret altında yaşadıklarını anlattı

101 günlük esaretin ardından serbest kalmaktan dolayı hissettiklerini aktaran Türk rehinelerden biri, rehin tutuldukları binanın bombardımana uğradığını, olayda iki kişinin hayatını kaybettiğini aktardı.

ANKARA, (DHA) 20 Eylül 2014 Cumartesi 07:00 - Güncelleme:
Türk rehineler esaret altında yaşadıklarını anlattı
ŞANLIURFA'dan Ankara'ya geçişleri sırasında uçakta serbest kalmaktan dolayı hissettiklerini aktaran Türk rehinelerden biri  başkonsolosun kafasına silah dayatıldığı halde konuşmadığını söyleyerek, "Türkiye'ye gelmek çok güzel. Çok zor günler yaşadık. Her saat fikrimiz değişti. Yer değişmeler, bir ara ölümü düşündük, bir ara kurtulacağımızı düşündük. Bu arada Başkonsolosumuz çok büyük şeylerle karşılaştı. 2-3 kere kafasına silah dayadılar açıklama yapılması için. Ama kafasına silah dayanmasına rağmen bunları yapmadı. İlk günden beri kameraya almak, fotoğraf çekmek istediler. Kendisi içlerine girerek 'Türkiye'nin gururuyla asla oynatmam, şerefiyle oynatmam' diyerek ölümü tercih etti. Ona çok teşekkür ediyoruz. Süreci çok iyi yönetti" diye konuştu.
 
"DEVAMLI YALAN SÖYLEDİLER"
 
Kurtarılan bir rehine, "Yerin altı. Alt kat. Uçak devamlı bombardıman oluyor. Ben parçaların altında kaldım. Ben İlahiyat Fakültesi'nde okuyorum. O yüzden arkadaşlar hoca derler bana. Hoca, hoca diye bağırdıklarını duydum. Sonra ben oradan çıktım iyiyim dedim. 2 kişi vefat etti. Dediler. Binanın yanına düştü. Bizim pencere patladı. Benim kafama camlar saplandı. Hiçbir zaman ölümü düşünmedik. Aileler ayrı bir odaydı. Erkekler hep bir yerdeydik. 102 gündür devamlı yalan söylediler gideceksiniz diye. Musul'da 2 günde bir yol değiştirdiğimizde hep bunu söylediler" diye konuştu.
 
"BİZ AİLEMİZ İÇİN KORKTUK, KENDİNİ DÜŞÜNEN HİÇ OLMADI"
 
Türk rehinelerden biri, "Türk topraklarına, vatanıma ayak bastığım için mutluyuz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, büyük bir devlet olduğunu yine gösterdi. Ülkemizde olan bu olaylar, birliğimizi bozmak isteyenler, gerçekten yanlış yapıyorlar. Eğer böyle bir şey düşünüyorlarsa gidip bir Suriye'de yaşasınlar, Musul'da yaşasınlar. Orada biz kendimiz için korkmadık. Biz kendi ailemiz için korktuk. Onları düşündük. Herkesin birer ikişer tane çocuğu var. Herkesin düşüncesi anne, baba ve çocukları oldu. Kendilerini hiç düşünen olmadıö diye konuştu.
 
"102 GÜN SABRETTİK"
 
Uçakta basın mensuplarının sorularını yanıtlayan konsolosluk görevlilerinden bir diğeri ise "102 gün sabrettik. Mutlu sona ulaştık. Emeği geçen tüm devlet büyüklerimize teşekkürlerimizi arz ediyoruzö dedi. Herhangi bir kötü muamele oldu mu diye sorulan Türk vatandaşı, "Hayır, olmadı" yanıtını verdi
 
"ÇOK ZOR VE KÖTÜ GÜNLER GEÇİRDİK"
 
Ankara'ya giderken uçakta rehin tutuldukları süre boyunca yaşadıklarını ve neler hissettiklerini paylaşan Türk rehinelerden biri, "Özgürlük kadar güzel bir şey yok tabi ki. Türkiye'ye gelmek daha güzel bir şey. Vatanına gelmek, çoluk çocuğuna gelmek, ailene yetişmek çok güzel bir şey. Çok zor günler geçirdik orada. Kötü günler geçirdik. Her an her saat fikrimiz, kararlarımız değişti. Her an hep değişik şeyler yaşadık. Yerler hep değiştiği zaman bizim de fikirlerimiz değişti. Bir anda ölümü düşündük, bir anda kurtulacağımızı düşündük" dedi.
 
"SONUÇTA ESİRSİNİZ, MUHAKKAK BAZI ŞEYLER YAŞANDI"
 
Rehin tutuldukları süre içerisinde kötü bir muamele ya da işkence görüp görmedikleri sorulan başka bir Türk rehine, "Sonuçta esirsiniz. Muhakkak bazı şeyler yaşandı" dedi. İlk ne yapmak istiyorsunuz, sorusu için ise "Eşime sarılmak istiyorum başka bir şey istemiyorum" sözlerini kaydetti.
 
DAVUTOĞLU : BUGÜN KURBANLARINIZ KESİLİYOR
 
Başbakan Davutoğlu'na sohbet esnasında "Bize hacı olmayı nasip eyle dedik hep. 30 kişiyiz, arkadaşlar adına konuşuyorum. Bizi hacca gönderirseniz inşallah ailelerimizle diyen bir Türk rehineye Davutoğlu, "Bu sene aileleriniz ile bir konuşun. Daha sonra bakarız" diye karşılık verdi. Başbakan Davutoğlu, ayrıca bu talepte bulunan Türk rehineye "Ben de, Sare Hanım da biliyor, kurtuldukları gün adak kurbanı keseceğim" dedim. Bugün kurbanlarınız kesiliyor" dedi.