20 Nisan 2024 Cumartesi / 12 Sevval 1445

Anadolu’yu peşinden koşturan eşkıya

Evliya Çelebi’nin meşhur Seyahatnamesi ’ne de konu olan Kara Haydaroğlu Mehmet, Osmanlı merkezi idaresini uzun süre uğraştırdı.

MURAT KUTLU28 Aralık 2014 Pazar 07:00 - Güncelleme:
Anadolu’yu peşinden koşturan eşkıya

smanlı merkezi idaresini en fazla uğraştıran ayaklanmaların başında, hiç kuşkusuz Celali İsyanları gelmektedir. Anadolu’yu kasıp kavuran bu başkaldırı, ismi efsane olmuş birçok eşkıyanın da kahramanlık hikayesinin kulaktan kulağa yayılmasına vesile olmuştur. Evliya Çelebi’nin meşhur Seyahatname’sine konu olan bu eşkıyalardan biri de Kara Haydaroğlu Mehmet’tir.

Kara Haydaroğlu Mehmet’in babası, Hamidili Sancağı’nın (Isparta-Burdur) ileri gelen eşrafındandı. Sultan İbrahim devrinde bölgelerine gönderilen bir kadıyı adaletsiz yönetimi sebebiyle öldürmesi ve dağlara sığınarak eşkıyalık yapmaya başlaması hem kendisinin hem de oğlunun hayatının değişmesine neden olmuştu (1640).  Ancak kısa bir süre sonra Kara Haydar, Veziriazam Kemankeş Mustafa Paşa zamanında Uluborlu’da Veli Baba Tekkesi’nde kalırken yakalanmış ve idam edilmişti (1647). Bu olayın hemen ardından, babasının intikamını almak için dağlara çıktığı ve eşkıyalığa başladığı söylenir.

İŞSİZ ASKERLER DESTEKLİYORDU

Kara Haydaroğlu Mehmet’in yaptığı ilk saldırı, babasının öldürüldüğü Veli Baba Tekkesi’ni basıp içeride bulunanları katletmesiydi. Söğüt Dağı’nda gizlenen Kara Haydaroğlu Mehmet, yüzlerce adamıyla kasaba ve köyleri vurmaya başlamıştı. Ayrıca devletin herhangi bir kademesinde iş bulamayan sarıca, sekban, levent gibi adlarla bildiğimiz silahlı gruplar tarafından da destekleniyordu.

Kara Haydaroğlu Mehmet, Isparta, Aydın, Akşehir ve Ilgın taraflarında kuş uçurtmuyor, kervanları basıyor, çiftçilerin neredeyse tamamını kendisine bağlı hale getiriyordu. Bardağı taşıran son damla, bir hac kervanına saldırması olmuştu. Merkezi idare, Karaman Beylerbeyi İpşir Mustafa Paşa ve Anadolu Beylerbeyi İbrahim Paşa’yı, onu yakalamakla görevlendirdi. Fakat tüm girişimler başarısız oldu. Haydaroğlu’nun üzerine bu sefer, Sultan IV. Mehmet’in saltanatının hemen başında, Anadolu Beylerbeyi Ahmet Paşa gönderildi. Kütahya’dan yola çıkan Ahmet Paşa komutasındaki askerler Sandıklı Ovası’nda (Afyon), gece baskınına uğradı. Askerlerin bir kısmı ölmüş, bir kısmı kaçmış, bir kısmı da karşı tarafa geçmişti. Esir alınan Ahmet Paşa da önce serbest bırakılmış ancak daha sonra Haydaroğlu’nun en yakın adamı olan Katırcıoğlu tarafından öldürülmüştü. Bu olay, Kara Haydaroğlu Mehmet’in şöhretini daha da artırınca Osmanlı merkezi idaresi durumdan rahatsız olmaya başladı.

Anadolu Beylerbeyliği’ne getirilen Ketenci Ömerpaşazade Mehmet Paşa, Anadolu’daki tüm askeri güçleri de arkasına alarak onu yakalamak için yollara düştü. O sırada Afyon’u yağmalayıp Isparta’ya geçen Haydaroğlu Mehmet, şehirden alacağı haraç için birkaç gün burada oyalandı. Ömerpaşazade Mehmet Paşa, Hamidili Sancağı Mütesellimi Abaza Hasan Ağa’ya yakalama emri verdi.

Hasan Ağa, Isparta’nın güzelim bahçelerinde gününü gün eden Haydaroğlu ve adamlarına gece baskını düzenledi. Ayağından yaralanan Haydaroğlu kaçmayı başardıysa da uzağa gidemedi. Sığındığı bir köyde canına kıymak istemiş, yakalanarak İstanbul’a getirilmişti. Evliya Çelebi, Seyahatnamesi’nde, Haydaroğlu’nu yakından görmek isteyen halkın Üsküdar’da toplandığını ve burada onunla neler konuştuğunu anlatır. Kara Haydaroğlu Mehmet, kısa bir sorgulamadan sonra Parmakkapı’da idam edildi. Ünlü Müverrih Naima’nın, sakalsız, sarı bıyıkları henüz çıkmış, genç bir yiğit olarak tarif ettiği Haydaroğlu, babasının intikamını almaya çalışan bir kahraman olarak tanınmış, Katip Ali tarafından adına yazılan türkü ile de hafızalardan silinmemişti.