Yerli Android yapacak babayiğit arıyoruz

Milli Bilişim Sanayi, Milli Silah Sanayi kadar kritik bir mesele. Kanaatime göre her ikisi de ulusal güvenliğimizle doğrudan alakalı. Devlet kurumlarındaki bilgisayarların işletim sisteminden tutun devlet erkanının kullandığı cep telefonlarındaki yazılımlara kadar...

Üstelik milli bilişim sanayi meselesi sadece devlet erkanının çok gizli kripto görüşmelerinin ya da kurumların yazışmalarının vesaire konusu değil. Aynı zamanda yaygınlığı sebebiyle toplumun eğilimlerinin, alışkanlık, beğeni ve hissiyatlarının uluslararası bazı güçlerin elinden kurtarmakla ilgili bir konu.

Örneğin sivil teknolojinin çekirdeğini oluşturan askeri yazılımlar son on yılda büyük oranda millileşti. Ne zamandır İsrail’in modernize ettiği tanklardan filan bahsedilmiyor. Üstelik cihazlar yabancı kaynaklı dahi olsa özellikle son on yılda askeri yazılım geliştirme hususunda ciddi adımlar atıldı.

Askeri yazılımların millileşmesine verilen önemin sivil yazılımlara gerektiği kadar verilmediğini üzülerek söylemeliyim. Bunun birkaç sebebi var. En başta sivil yazılımlar çoğunlukla devlet eliyle değil, sivil inisiyatifle oluşuyor ve ticari riskleri var. Bir yazılım yaparsınız tutmaz. Bir site kurarsınız kimse uğramaz, bir uygulama geliştirirsiniz yaygınlaşmaz.

Bir yazılımın yaygınlaşmasının en kolay yolu, onu zaten yaygın bir donanımın doğal parçası haline getirmektir. Satışı yapılan tüm kişisel bilgisayarların içinde Windows’un kurulu vaziyette gelmesi; tüm akıllı cihazlarda ‘tweet’ butonunun sisteme gömülmüş vaziyette olması; eğer bir telefon üretiyorsanız ve bu bir Apple değilse neredeyse kesinlikle Android altyapısına mecbur olmanız gibi... (Windows Mobile ve Blackberry’yi doğal olarak adamdan saymıyorum.)

Sonuç olarak Milli Bilişim Sanayi’nin birkaç sacayağıyla birlikte topyekun gelişmesi gerekir. Vestel, uygun fiyata cep telefonu ürettiğinde seviniyoruz. Ancak içindeki altyapı: Android. Kişiselleştirilmiş dahi olsa ABD hükümetinin kankası olan Google’ın geliştirdiği Android altyapısı uzun vadede herkesin cebine yerli donanımlar eliyle sokulmuş oluyor.

Bir sacayağını boş bırakınca uzun vadeli bir stratejiden söz edemiyoruz. Yazılım olmadan donanım üretmek eksik iş yapmak oluyor. Donanımınız olmazsa yazılımınıza kimse itibar etmiyor. Donanım üretip de herkese satmazsanız devamlılık sağlayamıyorsunuz. Sadece cep telefonu değil ki mesele. Binlerce fabrikada on binlerce CNC İşleme tezgahına veri aktarmak için çizim yapacağınız CAD programlarının tamamı yabancı menşeli. Üstelik lisans bedelleri servet değerinde ve katma değerleri çok yüksek.

Pazarlamanın önemi

Yazılım mı donanı mı sattırır yoksa donanım mı yazılımın üretimini kolaylaştırır? Elbette her ikisi de. Milli Bilişim Sanayi uzun soluklu bir vizyon meselesi. Ve yazılım ve donanımın geliştirilmesi bu uzun soluklu süreç içerisinde birlikte düşünülmeli.

Donanımı tasarlayıp taşeronlara yaptırabilirsiniz, yazılımı burada düşünmeli, burada üretmeli ve buradan pazarlamalısınız. Milli Silah Sanayinde son 10 yılda hem donanım hem yazılım, alanında kat ettiğimiz mesafeyi, Sivil Bilişim Sanayi’nde de görmek isteriz.Başlangıç olarak Cumhurbaşkanımız çıkıp Yerli Android yapacak babayiğit arıyorum! diye ufuk açabilir mesela...