24 Nisan 2024 Çarşamba / 16 Sevval 1445

Avrupa terör liderlerini ne veriyor, ne tutukluyor

Başbakan Yardımcısı Atalay, “Terör örgütlerinin lider kadrosu Avrupa’da yaşıyor. İadesini istiyoruz verilmiyor. İade edilmeyen kişi gelip eylem yapıyor” derken, MGK Genel Sekreteri, “419 terör suçlusu için iade talebimiz reddedildi” açıklaması yaptı.

17 Şubat 2013 Pazar 07:00 - Güncelleme:
Avrupa terör liderlerini ne veriyor, ne tutukluyor

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, 4. yargı paketinde düşünce ve ifade özgürlüğünün terör ve şiddet olaylarından tam olarak ayrılacağını söyledi. Avrupa Birliği ve Türkiye Büyük Millet Meclisi işbirliğinde Antalya’da düzenlenen ve Avrupalı parlamenterlerin yer aldığı ‘Parlamentolar Arası Değişim ve Diyalog Projesi Terör Sempozyumu’na katılan  Atalay, ‘’Otoriter devlet anlayışından demokratik devlete, insan yüzlü devlete doğru büyük bir değişim söz konusu. Bu yöneticilerde, özellikle yerel yöneticilerde öne çıkardığımız bir boyuttu. Vatandaşla ilişkilerde otoriter devletin temsilcileri değil, demokratik devletin, vatandaşa şefkat gösteren devletin temsilcileri olmaları yönünde önem gösterdik. Terörle mücadelede 10 enstrüman varsa hepsini kullanmaya, çok yönlü bakışı kullanmaya gayret ediyoruz” dedi.

4. Paket sınırları belirleyecek

Terörle mücadele konusunda yargı reformu çalışmalarının da önemli olduğunu, özellikle 4. Yargı Paketi’nde önemli düzenlemeler yaptıklarını dile getiren Başbakan Yardımcısı Atalay, 4. Yargı Paketi’nde özellikle Avrupa İnsan Hakları konusunda Türkiye’ye yönelik verilen kararlar konusunda düzenlemeler yapıldığına işaret etti. 4. Yargı Paketi’nde düşünce ve ifade özgürlüğü ile şiddetin çok iyi ayrımını yaptıklarını vurgulayan Atalay, ‘’Düşünce ve ifade özgürlüğü sonuna kadar serbesttir. Şiddet ve cebir içeriyorsa o zaten düşünce olmaktan çıkar. O başka bir şey olur, o terör olur, o baskı olur, biz bu ayrımı 4. Yargı Paketi’nde yapmış olacağız’’ diye konuştu.

Avrupa gerekeni yapmıyor

Başbakan Yardımcısı Atalay şunları söyledi: ‘’PKK ve DHKP-C örgütlerinin lider kadrosunun AB ülkelerinde yaşadığını biliyoruz. Bunların bir kısmını istiyoruz. Bu isimler İnterpol’ün kırmızı bültenlerinde. İadesinde zorluklar oluyor. Biz bunları ikili bazda bütün ülkelerle çalışıyoruz. Fransa’daki olayı hepimiz biliyoruz. Oradaki kişilerle ilgili aranma bültenleri, talepleri iade edilmeyişi... Amerika Büyükelçiliğinde terör eylemi yapan DHKP-C üyesi... Bu kişi Almanya’da yaşıyor. Geçen ekim ayında Almanya’dan Yunanistan’a geliyor. Selanik’te eğitim görüyor. İllegal yollarla Türkiye’ye giriş yapıyor ve terör eylemini geçekleştiriyor. Biz bu kişiyi Almanya’dan zamanında istemişiz, ama edilmemiş. Artık PKK Avrupa’ya yönelik bir tehdittir. Finans toplama, insan toplayıp dağa gençleri götürme açısından tehdittir.”

Türker: 419 iade talebimiz reddedildi

Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Jean-Maurice Ripert de, ‘’Abdullah Öcalan ile başlatılan görüşmeler gerekli bir adımdır, biz bunu destekliyoruz ve buna geniş bir destek olduğunu görüyoruz halktan, siyasi partilerden’’ diye konuştu. AB Uyum Komisyonu Başkanı ve Proje Lideri Prof. Dr. Mehmet Tekelioğlu da “Terör, finans ve insan kaynağı olarak Avrupa’yı kullanıyor. Uyuşturucu ticaretinde Avrupa’yı kullanıyor. Avrupalı dostların bu konuda daha hassas olmasını talep ediyoruz” dedi. Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Genel Sekreteri Muammer Türker ise, Avrupa ülkelerinde terör örgütünün faaliyetleri olduğunu, özellikle eğitim, teşkilatlanma ve finans desteğinin Avrupa’dan sağlandığını kaydetti. Türker, ‘’Bizim en büyük beklentimiz terör suçlularının Türkiye’ye iadesidir. “Türkiye’nin Avrupa’da yakalanan 419 terör suçlusunun iadesi talebi reddedilmiştir. Son 5 yılda Avrupa’dan 7 terör suçlusunun iade edilmiş olması da dikkat çekicidir” dedi.

Avrupa’ya görev PKK akıllı örgüt

AB Terörle Mücadele Koordinatörü Gilles Kerchove ise PKK ve DHKP-C terör örgütlerinin Avrupa’da akıllı örgütler olarak algılandığını söyledi. Kerchove, şöyle dedi:

“Avrupa’da bir suç örgütü gibi hareket ediyorlar. Para toplama, kaçakçılık, zorla haraç almak gibi konularda suç teşkil eden işlerle elde ettikleri kaynağı Türkiye’de terörizm için kullanıyorlar.” Her iki terör örgütün oluşturduğu tehdidi AB’nin anlamadığına, sınır dışı ve iade isteklerin yeterince karşılanmadığına yönelik eleştiriler için Türkiye’yi 1980 ve 90’lı yıllardaki İspanya’nın yaşadığı duygu ortamıyla eş tutan Gilles Kerchove, şunları söyledi:

Detaylı bilgi verilmiyor

“Öncelikle Avrupa’ya gelen suçlularını iadesi talebi çok geniş kapsamlı ele alınıyor ve somut kanıtlarla işin özü aktarılmıyor. Yani Bay X ‘PKK örgütünün üyesidir’ ya da Bay Y ‘devlete karşı şu eyleme girmeye teşebbüs etmiştir’ ifadesi dışında somut delille desteklenmiyor. Bu nedenle dosyalar işleme konamıyor. Terörist tanımı Türk Ceza Yasası’nda çok geniş tanımlanıyor. Yargıçlara çok fazla takdir hakkı bırakıyor. Türk vatandaşları bizim ifade özgürlüğü olarak tanımlayacağımız bir şeyde terör faaliyetiyle suçlanabiliyor.” Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ise, “Biz Avrupa ülkelerinden terörle mücadele anlamında daha fazla destek bekliyoruz” diye konuştu.

 İYİ BİR ATMOSFER YAKALADIK

Almanya, Avusturya, Belçika, Estonya, Fransa, İngiltere, Bulgaristan, İspanya, İrlanda, Portekiz, Yunanistan gibi ülkelerden 20’yi aşkın milletvekilinin katıldığı sempozyumda konuşan Beşir Atalay, Öcalan ile yapılan görüşmelerin yeni bir görüşme, diyalog ve müzakere süreci olduğunu belirterek, “İyi bir atmosfer yakaladık. Bu atmosferi de iyi değerlendirmeye çalıyoruz” dedi.