25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

Bakan Yıldız'dan telekulak skandalı açıklaması: Böyle bir şey kabul edilemez

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, dinlenme iddialarıyla ilgili olarak, “2 buçuk yıldan beri resmi olarak dinlendiğimi ama aynı zamanda 5 yıldan beride gayri resmi olarak dinlendiğimi tahmin eden ve öngören birisiyim” dedi.

AA/ İHA24 Şubat 2014 Pazartesi 07:00 - Güncelleme:
Bakan Yıldız'dan telekulak skandalı açıklaması: Böyle bir şey kabul edilemez
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) yeni Başkanı Mustafa Yılmaz ve Kurul üyelerini kabul etti. Gazetecilerin sorularını da cevaplayan Yıldız, 7 bin kişinin dinlendiği ve aralarında Bakan Yıldız’ın da bulunduğuna yönelik bir soru üzerine, “Her zaman söylediğim şeffaflığın gücünü kullanmaya çalışan ve gayret eden bir Bakanlığız. 2 buçuk yıldan beri resmi olarak dinlendiğimi ama aynı zamanda 5 yıldan beride gayri resmi olarak dinlendiğimi tahmin eden ve öngören birisiyim. Her zaman söylüyoruz. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yatırımcı bir bakanlıktır ve özel sektörle, kamuyla, kamudaki ortak dilin oluşturulmasıyla alakalı önemli bakanlıklardan bir tanesidir ve arkadaşlarımla şöyle bir karar aldık işe başlarken. EPDK tabi ki bunun istisnası değil. Enerji Bakanlığı’ndaki arkadaşlar tabiî ki bunun istisnası değil. Biz şeffaflığın gücünü kullanacağız. Her şeyimiz açık olacak. Bize istedikleri bilgileri sorsalardı biz söyleyebilirdik ama ismini yeni duyduğum bir örgütten bahsediyoruz. Basın toplantısından sonra bilgi almaya çalışacağım. Bu &Selam Örgütü’ndeki arkadaşlarımız kimler, ne yapmış, örgütün hedefi neymiş, bu kadar gayri ciddi bir iş olmaz. Bizim komşularımızla, Ortadoğu ile, İran ile, Rusya ile, Azerbaycan ile, Türkmenistan ile, AB ülkeleri ile, ABD ile sürekli teması olan bir sektörde bulunuyoruz biz. Eğer maksat buysa, bizim hangi ilişkileri nasıl geliştirdiğimizi öğrenmekse ben bunu son derece yanlış ve Türkiye Cumhuriyeti’ne ve hükümetine yapılmış çok büyük hakaret olarak görürüm. O zaman şu sonuç çıkar; şimdiye kadar arkadaşlar kendilerini gerçek devletin sahibi, bizlerde paralel yapı olarak bulunmuşuz demektir. Yani paralel yapıdaki biziz, dinleyen bu arkadaşlar kimse. Böyle bir şey kabullenilemez. Biz buna müsaade edemeyiz. Bu yalnızca iktidarın problemi değildir. Bu bekayla alakalı bir konudur. Sadece AK Parti hükümetleri değildir. CHP’dir, muhalefetin diğer partileridir, akademisyenlerdir, basın mensuplarıdır, 7 bin kişinin içerisinde herhangi bir ayrım yapmaksızın o gerekçe ile dinleniyor. Biz kendi paramızı yönetmiyoruz, kamunun parasını yönetiyoruz. Ben paralel yapının içerisindeki birisi değilim. Türkiye Cumhuriyeti legal bir devlettir. Kimse onu paralel yapının odağına koyma gayretinde bulanamaz. Devletin gerçek sahibi gibi de davranamaz” ifadelerini kullandı.



BEŞİR ATALAY: DEĞERLENDİRİYORUZ

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, "paralel yapı"nın telefon dinlemelerine ilişkin, "Şu anda bir değerlendirme yapmam gerekmez, esasen değerlendirilecek bir şey de yok. Yani her şey ortada" dedi.

Atalay, AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın partisinin milletvekilleriyle bir araya geleceği toplantı öncesinde genel merkezin girişinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin "7 bin kişinin yasa dışı dinlendiği ortaya çıktı. Bununla ilgili ne diyorsunuz" sözlerine Atalay, "Görüyorsunuz işte, ne diyebilirim ben" yanıtını verdi.

Söz konusu olayda dinlenen kişilerin isimlerinin gazetelerde yer aldığını, bu listelere bakıp bakmadığının sorulması üzerine Atalay, "Tamamına bakamadım. Şu anda bir değerlendirme yapmam gerekmez, esasen değerlendirilecek bir şey de yok. Yani her şey ortada" diye konuştu.

Başka bir gazetecinin "Komisyonda ulusal denetim konusunda bir değerlendirmeniz olmuştu güvenlikle ilgili bu konuyu biraz açabilir misiniz" sözlerinin ardından şunları kaydetti:



"Herhalde MİT yasa teklifini görüşürken komisyonda söylediğim hususu kast ediyorsunuz. O konuda bazı ülkelerde uygulamaları var. Biz ilke olarak AK Parti ve Hükümet, milli iradenin temsilcisi olan Meclis'i her konuda en yetkili merci olarak görüyoruz. Dolayısıyla güvenlikle ilgili de Meclis'te üst bir denetleme kurulu olmasını doğrusu düşünüyoruz. Meclis'te bütün partilerin içinde temsil edildiği, güvenlikle ilgili konularda bir denetim komisyonu gibi bir oluşum, bazı ülkelerde örneği var, ama bunun biraz çalışılması gerekiyor. Bu tabii MİT yasa teklifinin içine onu koyma imkanımız olmadı. Çünkü diğer güvenlik birimlerimizle birlikte bunun biraz çalışılması ve olgunlaştırılması gerekiyor. Şu safhada onu yetiştirebileceğimizi sanmıyorum. Üzerinde çalışıyoruz, onu ifade etmiş olayım."

TBMM BAŞKANVEKİLİ YAKUT: GELDİĞİMİZ NOKTA SON DERECE VAHİM

TBMM Başkanvekili Sadık Yakut, yasa dışı dinleme iddialarıyla ilgili olarak, “Türkiye’de hukuk dışında yapılan herşey yanlıştır. Zaten delil olarak hiçbir yerde değerlendirilemez. Dinlenen her kimse hukuk dışı yapılmışsa bunlar teker teker dinleyen kişiler hakkında hem cezai hem de tazminat anlamında davaları açarlar ve kazanırlar da” dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın AK Parti Genel Merkezi’nde partisinin milletvekilleriyle kahvaltıda toplantıda biraraya geliyor.

Başbakan Erdoğan’ın kendilerine vereceği yemeğe katılmak üzere AK Parti Genel Merkezi’ne gelen milletvekilleri gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplandırdı.

Bir gazetede yayınlanan 7 bin kişinin yasa dışı yollarda dinlendiği iddialarıyla ilgili olarak dinleme TBMM Başkanvekili Sadık Yakut, Türkiye’de hukuk dışı yapılan herşey yanlış olduğunu söyledi.

“GELDİĞİMİZ NOKTA TÜRKİYE’YE YAKIŞMIYOR”

Bu dinlemelerin bir olayın takip edilmesi ve hakim kararları olmadan yapılması durumunda hukuk dışı olduğunu belirten Yakut, “Zaten delil olarak hiçbir yerde değerlendirilemez. Temel hak ve hürriyetlerin genişletilmesi anlamında bizim yaptığımız yasalara da aykırı. Kişilik haklarına saldırıdır. Dolayısıyla dinlenen her kimse hukuk dışı yapılmışsa bunlar teker teker dinleyen kişiler hakkında hem cezai hem de tazminat anlamında davalarını açarlar ve kazanırlarda. Ama Türkiye’nin bu noktaya gelmesi yani hukuk dışı yapılanmalarla gerek adliyelerde gerekse emniyetteki haksız ve hukuksuz bir şekilde insanların dinlenmesi doğrusu geldiğimiz noktada Türkiye’ye yakışmıyor diyorum” diye konuştu.

“BÜYÜK BİR VAHAMET”

Eski Sağlık Bakanı Recep Akdağ ise yasa dışı dinlemelerle ilgili, şunları söyledi:

“Kim yasadışı olarak dinlenmişse kuşkusuz bunu yapanlar hukuku ağır bir biçimde çiğnemiş oluyorlar. Bu haberler üzerine hukukun harekete geçip meseleyi incelemesi gerekiyor. Henüz bakmadım. Benim ismimin olup olmaması önemli değil. Bu kadar çok insan yasadışı dinlenmişse bu gerçekten büyük bir vehamet ve hukukun gereğince bunun üzerine gitmesi gerekiyor.”

“BUNUN YASADIŞI OLDUĞUNU HERKES BİLİYOR”

Bu durumun son derece vahim olduğunu dile getiren Salim Uslu ise “Özel hayata müdahaleye yönelik bütün bu girişimlerin yasadışı olduğunu illegal olduğunu herkes biliyor. Hatta ahlaki olmadığını herkes biliyor. Bizim çıkardığımız yasaların bir bölümü de özel hayatı korumak kişi haklarını korumak adına gerçekleştiği için zannediyorum devlet gereken önlemleri alacak” dedi.





***



***



***



***