27 Nisan 2024 Cumartesi / 19 Sevval 1445

Boşalan kadrolar için sıfırdan akademisyen yetiştireceğiz

Kamu Hastaneleri Kurumu Başkanı Prof. Dokucu, 35 kampüs hastanenin 2.5 yılda hayata geçeceğini belirterek ‘Tam Gün’den sonra boşalan kadrolar için akademisyen yetiştireceklerini açıkladı. Dokucu, sağlık çalışanlarına da ‘özlük hakları ve maddi tatmin açısından memnun edecek paket’ müjdesi verdi.

Özlem Yurtçu Karabulut16 Aralık 2013 Pazartesi 07:00 - Güncelleme:
Boşalan kadrolar için sıfırdan  akademisyen yetiştireceğiz

KAMU Hastaneleri Kurumu (KHK) Başkanı Prof. Dr. Ali İhsan Dokucu ilk etapta 2.5 yıl içinde 34 ilde süren 35 dev hastane kampüslerinin hizmete gireceğini belirterek, bir hayalinin geleceğin hastanelerini yönetecek kadroları Çin’den Amerika’ya kadar gönderip yetiştirmek olduğunu söyledi. Tüm hastaneleri ‘afiliasyon’ hastanesi haline getirerek araştırma yapılan kurumlara dönüştürmeyi de planlayan Dokucu, Tam Gün’den sonra boşalan hekim kadrolarının yerine sıfırdan donanımlı akademisyen ve klinisyen yetiştirme hayali olduğunu kaydetti. Dokucu, özlük hakları ve maddi tatmin açısından kadroları memnun edecek önlem paketi hazırladıklarını söyledi.

Dev bütçeye hükmediyor

İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü görevini 4 yıl yürüttükten sonra geçen Eylül ayında KHK Başkanlığı’na atanan Prof. Dr. Ali İhsan Dokucu, ilk röportajını STAR’a verdi. Yaklaşık 41 milyar liralık Sağlık Bakanlığı bütçesinin yüzde 70’ini yöneten kurumun başına geçen Dokucu, “Sağlık Bakanlığı’nın başka bir yüzüymüş gibi algılanıyoruz, oysa ki Bakanlığa bağlı kadroların yüzde 68’i bizim çatımız altında. Başka bir yüz değil vitriniyiz aslında” dedi. Prof. Dr. Dokucu, aynı zamanda çocuk cerrahisi uzmanı ve yoğun temposuna rağmen aslı mesleği doktorluğu ve minik hastalarını da bırakmıyor. Her hafta bir gün mutlaka İstanbul’a geliyor ve Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Cerrahi Kliniği’ndeki görevini de yürütüyor. Türkiye genelindeki 866 hastane ve bunlara bağlı 405 bin çalışanın “patronu” olan çiçeği burnunda KHK Başkanı Prof. Dr. Dokucu, an büyük hayali olan projelerini anlattı.

Tam donanımlı yöneticiler

Dokucu’nun ilk hayali devlet  hastanelerine üniversitelerle işbirliği içinde çalışma imkanı sunan “afiliasyon” sistemini yaygınlaştırmak. Dokucu, şunları söyledi: “Türkiye artık kampüs hastane sistemine geçiyor. 34 ilde 35 proje var bu şekilde. 2.5 yıl içinde hizmete girecek bu hastaneler. Bu büyük kompleks hastanelerin nasıl yönetileceği ve içlerinin eğitsel anlamda nasıl organize edileceği yönünde bir hazırlık yok. Önümüzdeki 2 yıl içinde belirli kriterlere göre seçeceğimiz (yabancı dil bilmesi, hastane yöneticiliği üzerine akademik kariyeri olması vs gibi) yöneticilerimizi Çin’den Kore’ye, Tayland’dan Amerika’ya, bu işin uzmanı kurumlarda eğitimlere göndereceğim. Otelcilik, yemek, depo sistemleri, insan kaynağı ve diğer hizmetler konusunda kurgu ve büyük organizasyon yeteneği sağlayacak eğitimler alınacak. İlk hayalim bu. İkincisi de geleceğin hastaneleri artık ‘afiliasyon’ hastaneleri olacak. Yani devlet hastaneleri de tıp fakülteleri gibi araştırma çalışmalarının yapıldığı kurumlar haline gelecek.”

Üç yıl içinde kadrolar hazır olacak

Organ ve doku nakli gibi özellikli ve daha fazla özveri gerektiren branşlarda yetiştirilen insan gücünün özele gitmesine tahammülünün olmadığını söyleyen Dokucu, bunun için de özlük hakları ve maddi tatmin açısından kadroları memnun edecek önlem paketi hazırladıklarını söyledi ve ekledi: Bu branşlarda çalışan doktorundan hemşiresine tüm ekibin özlük hakları iyileştirilecek. Standart çalışan gibi değerlendirilmeyecekler. Döner sermaye haricinde de ek gelirlerle promote edilecekler. 2014’ün ilk yarısında baş asistan sınavlarına başlayacağız. 3 yıl içinde de yeni kadrolar hazır olacak. Biz Kamu Hastaneleri Kurumu olarak sadece işletme anlamında değil nitelikli sağlık hizmeti vermek konusunda da yüksek bir kabiliyet geliştirmek zorundayız.

Genç, üretici bilim adamları olacak

Türkiye’de artık muayenehaneciliğin sonunun geldiğini söyleyen Prof. Dr. Dokucu, en önemli projesinin buna yönelik olduğunu açıkladı. Dokucu, Tam Gün’den sonra boşalan kadroların yerine sıfırdan donanımlı akademisyen ve klinisyen yetiştirme hayalini ise şu cümlelerle anlattı: Özellikli sağlık hizmeti olarak nitelendirilen bazı branşlar kamu hastanelerinde neredeyse hiç yapılmaz hale geldi. Girişimsel radyoloji, beyin tümörleri, anevrizma cerrahisi, skolyoz cerrahisi, doku ve organ nakli gibi alanlar örneğin neredeyse hiç yapılmıyor bazı kurumlarımızda. Bu noktalarda kamudan özele geçti çoğu doktor.

Başasistan sınavı yapacağız

Geçtiğimiz Eylül ayı itibariyle baş asistan sınav hakkı elde  ettik. Artık kurumlarıma genç bilimadamı katabileceğim. Baş asistan sınavı açacağım ve eğitim araştırma hastanelerine genç, üretici, çalışkan bilim adamları kazandıracağım. Jenerasyonu gençleştirmem lazım. Ciddi bir doluluk sağlayacak şekilde imtihan açacağım. Bu asistanların önemli bir kısımını bütçesel anlamda tatmin edecek şekilde burslarla en az 6 ay, ortalama 1 yıl branşıyla alakalı çalışma ve araştırma için yurtdışına göndereceğim. Kamu hastaneleri ülke içi ya da dışında eğitilmiş nitelikli klinisyenlerle revize edilecek tekrar.

‘Devletin malı deniz’ mantığını bitireceğiz

İstanbul’dan sadece 4 kişilik bir ekiple kurumun başına geldiğini anlatan Prof. Dr. Dokucu, şu bilgileri verdi: “Buradaki arkadaşlarla yolumuza devam edeceğiz. Çok büyük değişiklikler yapmadım kadroda. Kamu Hastaneleri Birliği ve kurumumuz çok büyük bir sağlık revizyonundan sonra oluşturulan birimler.... Şu ana dek 12 Genel Sekreterlik’te değişiklik oldu. Onların da çoğu performansla değil, iletişimsizlik sebebiyle oldu.  Profesyonel bir yönetim anlayışı ile anlamı sadece kar olmayan başarı odaklı bir sağlık sistemi asıl amaç.  Devletin malı deniz  mantığı bitecek bu kurumlarda.”