25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

İşte İsrail'i özre götüren sürecin perde arkası

Başbakan Erdoğan’ı telefonla arayan İsrail Başbakanı Netanyahu, 9 Türk’ün katledildiği Mavi Marmara baskını için Türk halkından özür diledi. Başbakan Erdoğan da Netanyahu’nun özrünü kabul etti. Görüşmeyi kamuoyuna duyuran isim ise ABD Başkanı Barack Obama oldu. Star Dış Haberler Müdürü Nuh Yılmaz sürecin perde arkasını yazdı.

Zeynep Tuğrul/Ankara23 Mart 2013 Cumartesi 07:00 - Güncelleme:
İşte İsrail'i özre götüren sürecin perde arkası
YILMAZ: Türkiye alternatife yanaşmadı, şartlarında direndi

İsrail’in özür dilemesi uzun geçen müzakereler neticesinde gerçekleşti. ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin Türkiye ziyaretinde masaya getirdiği özür konusunda, Kerry Türk tarafının sınırlarını yokladı. Türk tarafı önceki şartlarında ısrar edince, ABD tarafı alternatifler önerdi. Bu süreç boyunca Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile Kerry 6 defa görüştü. Türkiye alternatiflere yanaşmayıp, şartlar yerine getirilince özrü kabul edeceğini net bir şekilde ortaya koyunca sıra teknik müzakerelere gelmişti. Teknik müzakereleri Türkiye adına Müsteşar Feridun Sinirlioğlu gerçekleştirdi. Başbakan’ın Danimarka ve Hollanda ziyareti sırasında da müzakereler arka planda tüm hızıyla sürdü. ABD tarafı özür meselesini ABD Başkanı Obama İsrail’deyken çözmek istiyordu. İkinci dönemine diplomatik bir zaferle başlamak isteyen Obama İsrail tarafını hızlanmaları konusunda uyardı. Erdoğan’ın ziyareti sırasında heyetten ayrılarak Polonya’ya geçen Davutoğlu, Polonyalı mevkidaşı ile görüşmeye hazırlanırken ABD’lilerden özrün tam metni geldi. Metni gören Davutoğlu, Polonyalı mevkidaşını acil bir şekilde arayarak kendi başbakanı ile görüşen Bakan’dan rica ederek 15 dakikalık acil bir görüşme gerçekleştirerek hemen Türkiye’ye döndü. Havaalanında Müsteşar Sinirlioğlu ile de buluşan Davutoğlu, Perşembe gece yarısı Şeref Salonuna geçerek Başbakan’ı bekledi. Burada mini bir zirve ile sözlü ve yazılı özür metni üzerinde anlaşıldı. Türk tarafı özrü Cumartesi beklerken özür telefonu sürpriz şekilde Cuma günü geldi ve Netanyahu, Erdoğan’dan önce sözlü özür diledi, ardından yazılı özür geldi. ABD tarafı ise uluslararası basına özrü anlatan taraf oldu. 

TAZMİNAT ÖDEYECEK AMBARGO KALKACAK

MAVİ Marmara gemisine 2010’da düzenlenen operasyonun ardından, Türkiye’nin özür ve tazminat talebinin karşılanmaması nedeniyle kopma noktasına gelen Türkiye - İsrail ilişkilerinde, dün sürpriz gelişme yaşandı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail’deki 3 günlük temaslarını tamamlayan ABD Başkanı Barack Obama’yı, Tel Aviv Havaalanı’nda uğurlarken, Başbakan Erdoğan’ı aradı. İki Başbakan’ın 2009’da bu yana ilk kez gerçekleşen telefon görüşmesinde, Netanyahu söze “Sayın Erdoğan, yanımda, ikimizin ortak dostu Sayın Obama var. Kendisiyle, bölgesel işbirliği ve Türkiye-İsrail ilişkilerinin önemi konusunda görüştük” diyerek başladı.

Tazminat ödemeyi kabul ediyoruz

Netanyahu görüşmede, Mavi Marmara operasyonunda, Türk vatandaşlarının hayatını kaybetmesine neden olan “operasyonel hatalar” yapıldığını, “iki ülke ilişkilerinin bozulmasından büyük üzüntü duyduğunu” kaydederek, “Özür dilediğini” belirtti. Netanyahu, özür dilemek için, Türkçe karşılığı da özür dilemek anlamına gelen ‘Apology’ kelimesini kullandı. Netanyahu, “Mavi Marmara hadisesinin trajik sonucuna İsrail tarafından isteyerek yol açılmadığını” vurguladı. Netanyahu ayrıca, hayatını kaybeden 9 Türk  için tazminat ödemeyi kabul ettiklerini belirtirken, bölgenin barış ve istikrarı için Türkiye ile olan bakış açısı farklılıklarını gidermeye kararlı olduğunu söyledi. Türkiye’nin Gazze konusundaki hassasiyetini de giderecek açıklamalarda bulunan Binyamin Netanyahu, Gazze dahil Filistin topraklarındaki sivillerin hareketine ilişkin bazı sınırlamaların zaten kaldırıldığını ifade ederek, sükunet korundukça bu durumun devam edeceğini kaydetti. Görüşmenin sonunda Başbakan Erdoğan ve Netanyahu, tazminat/ademi mesuliyet konusunda bir anlaşma yapılması hususunda da mutabık kaldı.

Obama zamanlamaya dikkat çekti

Yarım saatlik görüşmenin sonunda, Obama da telefonu alarak duyduğu memnuniyeti bildirdi. Netanyahu’nun, Başbakan’ı telefonla aradığına ilişkin ilk bilgi de Obama’dan geldi. Obama, görüşme zamanlamasına dikkat çekerek “Umarım Erdoğan-Netanyahu görüşmesi işbirliğini derinleştirir” dedi. İki ülkenin Başbakanlık sitesinde de İsrail’in özür dilediği metin yayımlandı. İsrail Dışişleri Sözcüsü Yigar Palmor, büyükelçilerin atanması için çalışmalara başlayacaklarını belirterek, “Teknik konular halledildikten sonra elçilerin atanması gündeme gelir” diye konuştu.

Haniye: Erdoğan Gazze’ye gelecek

Gazze’deki Filistin Hükümeti Başbakanı İsmail Haniye Türkiye’nin İsrail karşısında zafer kazandığını vurgulayarak, Filistinliler’e “Size, Erdoğan’ın Gazze’yi yakında ziyaret edeceğini müjdeliyorum. İsrail, Türkiye’ye verdiği sözü tutacak. Gazze ambargosu kalkacak” dedi.

Obama: Ben gitmeden Sayın Erdoğan’ı arayın

OBAMA, İsrail’den ayrılırken, Netanyahu’ya, “Sayın Erdoğan’ı arayın, ben gitmeden bu işi halledin” dedi. Netanyahu, Başbakan’ı aradı. İsrail Başbakanı, Erdoğan’a (*özür dilemek) anlamında İbranice ‘Apology’ sözünü söyledi. Yarım saat süren görüşme sonrası Obama’nın da telefonu alarak Erdoğan’a

görüşmeden duyduğu memnuniyeti bildirdi.

MUSTAFA KARAALİOĞLU: Diplomatik bir zafer

‘İSRAİL’İN özür dilemesi Türkiye’nin dış politikası açısından bir başarıdır. Böyle bir sonuç Türk dış politikası tarihinde ender görülen bir bir durum olduğunu belirtmek isterim, Türkiye, bıkmadan usanmadan haklı olduğu bir konudaki ısrarını sürderek böyle bir karar alınmasına neden olmuştur. Türkiye taviz vermeden İsrail tarafından yapılması gerekenleri dile getirdi. Uluslararası ve bölgesel alanda şartların Türkiye aleyhine olduğu bir dönemde bile Türkiye bu ısrarını dile getirmiş ve sonunda bu başarıyı haketmiştir. Türkiye tek kelime ile diplomatik alanda bir başarı kazanmıştır. ABD Başkanı Barack Obama’nın bölgeye ziyareti de son yaşanan bu olayla birlikte bir anlam kazanmış oldu. İsrail’in özür dilemesi gerçekten Türk dış politikasına moral verecek bir durum.’

27 ARALIK 2008 Gazze savaşı

Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilerin kötüye gitmesi, İsrail’in 27 Aralık 2008’de Gazze’ye başlattığı hava saldırısı ile başladı. Üç hafta süren İsrail hava saldırısında binlerce Filistinli hayatını kaybetmişti. İsrail’in Dökme kurşun operasyou adını verdiği saldırılara Türkiye çok net bir şekilde eleştirmişti.

-30 OCAK 2009 One minute

İsvİçre’nİn Davos kentinde “Gazze: Orta Doğu’da Barış Modeli” oturumunda Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres’e ‘one minute ( bir dakika) çıkışı yaptı. Erdoğan, Peres’e ‘ Siz çocuk öldürmeyi çok iyi bilirsiniz’ diyerek İsrail’in Gazze saldırısını uluslararası platformda sert bir şekilde eliştirdi. 

-30 OCAK 2010 Alçak koltuk krizi

Ocak 2010 tarihinde İsrail Dışişleri Bakanı Yardımcısı Danny Ayalon, Türkiye’nin İsrail Büyükelçisi Oğuz Çelikkol’u çalışma ofisinde ağırladığı sırada , Ayolon basın muhabirlerine dönerek “Bizim yüksek, onun daha alçak bir koltukta oturduğuna, masada yalnızca İsrail bayrağı bulunduğuna ve bizim gülümsemediğimize dikkatinizi çekerim” demesi ki ülke arasındaki krizi daha da derinleştirmişti.

-30 MAYIS 2010 Mavi Marmara

İsrail’in 2008 yılı sonunda Gazze’ye düzenlediği Dökme Kurşun Harekatı’nın ardından gerilen Ankara-Tel Aviv ilişkilerindeki tansiyon, 30 Mayıs 2010’daki Mavi Marmara olayından sonra had safhaya çıkmıştı. İsrail’in Gazze’ye uyguladı ambargoyu kırmak için yola çıkan filo’ya baskın yapmış ve 9 Türk vatandaşı hayatını kaybetmişti. Mavi Marmara saldırısında 9 Türk’ün öldürülmesinin ardından Türkiye ile İsrail arasındaki diplomatik ilişkiler donma noktasına gelmişti. Elçilik seviyesi indirilerek ilişkiler en düşük seviyede tutuluyordu.

-23 EKİM 2011 Van Depremi

Başbakan Erdoğan ile İsrail Başbakanı Netanyahu arasında en son 2011’deki Van depreminde bir telefon görüşmesi gerçekleşmişti. Van depreminde Erdoğan’ı arayan Netanyahu, geçmiş olsun dileğinde bulunmuş ve yardım teklifinde bulunmuştu.