19 Nisan 2024 Cuma / 11 Sevval 1445

Sığınmacı bahaneli Köşk provokasyonuna geçit yok

Suriyelilere yönelik saldırıların Cumhurbaşkanlığı seçimi ve Başbakan Erdoğan’a karşı provokasyon girişimleri olduğunu belirten Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Şahin “Bu olayların büyümesini isteyen gruplar var. Buna izin vermeyeceğiz” dedi.

Erdinç Akkoyunlu/İstanbul22 Temmuz 2014 Salı 07:00 - Güncelleme:
Sığınmacı bahaneli Köşk provokasyonuna geçit yok

Suriye'deki iç savaştan kaçan binlerce kişi sınır illerinde aylardır barınırken geçen hafta birden bire Şanlıurfa’da başlayıp Gaziantep, Kahramanmaraş, Adana ve Kilis’te sığınmacılara karşı yapılan saldırılar provokasyon kuşkusunu arttırdı. Bazı medyanın da gerçeği olduğundan aşırı göstererek, provokasyona destek verdiği izlenimi yarattığı olayların provokasyon olduğunu belirten Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, hedefin de Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve Suriye politikasından dolayı Başbakan Erdoğan olduğunu söyledi. Şahin, şöyle dedi:

20 bin kişilik yeni kamp

“Bu olaylar olmasın diye Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın verdiği büyük bir mücadele var. Bu mücadelede görüldüğü için, büyük gayret gösterildi. Hakikaten bizim hemşerilerimiz hem de bölge, Suriyelilerin sıkıntılı zamanında kapısını ve gönlünü açtı. Her şeyimizi bölüştük ve bugüne kadar geldik. Suriye’de kısa vadede bir çözüm gözükmüyor. Bütün Suriyeliler ve bütün hemşerilerimiz şeklindeki genelleme doğru değil, esas sorun alanı sosyal yardıma hizmete muhtaç ve şehre geldiğinde tek başına yaşayamayacak olan Suriyelilerden şikayet var. Bu şikayeti biz de duyuyoruz. Çünkü kendi içinde şehre gelip, ehliyetiyle, liyakatiyle, hassasiyetiyle şehirdekileri rahatsız etmeden yaşayan gruplar var. Kimse bir şey demiyor. Ama bu durumda olup, özellikle yaşlı, engelli, hasta grupların şehrin içinde yaşamasında şehirde ciddi sıkıntılara neden olabiliyor. Bu nedenden dolayı biz AFAD ile Başbakan Yardımcımız ile görüştük. İslâhiye tarafında 20 bin kişilik yeni bir kamp kurulmasına karar verdik. Altyapısını Büyükşehir olarak yapıyoruz. Tamamlandığı zaman bu grup olan Suriyelilerin yerleştirilmesini sağlayacağız.” Ramazan ayında

yaşanan olaylarda, Suriyelilerin tümüne ilişkin istemiyoruz bakış açısının ne Müslümanlığa ne de komşuluğa sığmadığını da anlatan Şahin, provokasyonların önünü keseceklerini belirterek, şunları söyledi:

Dezenformasyon çalışması var

“Mübarek Ramazan ayında Müslüman kardeşlerimize, komşularımıza ‘biz istemezük’ bakış açısını çok insani bulmadığım gerçek. Genellemek doğru değil. Cumhurbaşkanlığı seçiminden kaynaklı büyük bir provokasyon da söz konusu. Suriyelilere saldırıları aynı anda gerçekleştirmek, buna mazeret olarak işsizliği ve kira fiyatlarını göstermek bir takım şikayetleri büyüterek, Türkiye’nin dış politikası, Suriye politikası üzerinden cumhurbaşkanlığı üzerinden Başbakan’a dönecek bir dezenformasyona dönüştürülmeye çalışılıyor. Bizim itidalli götürüp, her şeyi birbirinden ayırt edip, sorunları çözecek kapasiteye ulaşıp, kimsenin kimseyi rahatsız etmeyeceği çözümleri bulmamız gerekiyor. Gaziantep yaklaşımı burada önemli olacak. Kısa vadede kamp ile çözülecek. İlerleyen vade için de master planlarını ilgili bakanlarımıza gönderdik. İşçiyi, esnafı mağdur eden çalışma hayatının düzenlenmesi lazım. Çocukların daha uzun kalacaklarsa eğitim hayatının düzenlenmesi lazım. Bu konudaki çalışmaları da yaptık. Bu olayların büyümesini isteyen de, şu anda gruplar var. Tamamen 10 Ağustos üzerine ve Başbakanımızı yıpratmaya çalışan anlayış var. Hepsini birbirinden ayırmamız lazım.”

KIŞKIRTICI MANŞETLER
 
Suriyeli mültecilerin Kahramanmaraş ve Gaziantep’te karşılaştıkları olaylara ilişkin kimi gazetelerde yoğun şekilde haberler yapıldı. Özellikle paralel medyada Suriyelilere öfke ve sokaklara taşma temalarının kullanıldığı haberlere bakılırsa, Türkiye’de Suriyeli sığınmacılara yönelik sokak savaşlarının çıktığı görülüyor. Haberler, yatıştırıcı olmaktan çok, kışkırtıcı özellikleriyle ön plana çıkıyor.