26 Nisan 2024 Cuma / 18 Sevval 1445

Bülent Parlak: Bu toprağın sesini kağıda aktarmak istedik

“Çarpım tablosunu bilenlerin sayısıyla Sezai Karakoç’u bilenlerin sayısını eşitlememiz gerek” diyen Bülent Parlak, İzdiham’ı yirmi bin basarak derginin özgün sesini tüm ülkeye duyurdu...

M.Hakan Kekeç28 Kasım 2014 Cuma 07:00 - Güncelleme:
Bülent Parlak: Bu toprağın sesini kağıda aktarmak istedik

- Kasım - Aralık sayısı yirmi bin adet basıldı derginiz. Bu iddialı riske sizi iten sebepler neler?

İzdiham.com ne kadar beğenildiyse İzdiham Dergisi de o kadar beğenildi. En çok da ben beğeniyordum. Keyif almadığım hiçbir metni, beğenmediğim hiçbir şiiri yayınlamadım. On dört sayı böyle devam ettik. Bir gün şuna karar verdik. Aynı çemberin içinde dönüp durmaktansa çemberin dışına çıkalım. Türkiye’nin her noktasında İzdiham okunsun. İzdiham’ı kimseden bir kuruş almadan kendi imkânlarımızla 20 bin tirajla Türkiye’nin her bölgesine ulaştırdık.

- Satış ve tepkilerden memnun musunuz?

Derginin çok satması bizce ikinci planda. Mesele bir vizyon ortaya koyabilmek: Biz bu toprağın yerli sesini kâğıda aktarmak ve toplumun her kesiminden insanların okuyacağı bir dergi hazırlamak istedik. Edebiyatı bohem odası ve anlaşılmaz kulesinden çıkarıp Ezineli bir kasabın da seveceği bir alana dönüştürmek istiyoruz. Çarpım tablosunu bilenlerin sayısıyla Sezai Karakoç’u bilenlerin sayısını eşitlemeliyiz. 

- İzdiham bir “kültür-sanat ve edebiyat” dergisi. Fakat yazıların çeşitliliğine baktığımızda net çizgileri ve sınırları da yok gibi...

Bizim sınırımız önce arkadaşlığımız, aramızdaki samimiyet, kardeşlik. Bu büyük ve gözümüzün kimseyi ısırmadığı şehirde aynı yerden düşenler birbirini buldu ve başkaları için şatafatlı, bizler için ise can sıkıntımıza iyi gelen çalışmalara imza atıyoruz.

- Nasıl bir dergi size “işte bu” dedirtir. İzdiham dedirtiyor mu?

Henüz istediğimiz seviyede değiliz. En iyi İzdiham dergisi henüz çıkmadı. Artık tamamen derginin muhteviyatıyla ilgileneceğiz. Biz neyi eksik, neyi fazla yaptığımızı kendi içimizde kritik ediyoruz. İzdiham beğenilmeyecekse önce biz beğenmiyoruz.

- İzdiham’ın kesinlikle bir aura’sı var. Nasıl başarıyorsunuz?

Benim şaire bakışım şöyle: Kayınpederinin hoşnut olmadığı bir adamdan, kaynanasının nefret ettiği bir gelinden iyi şair olmaz. İncelik iddiasındaysanız bunu kaleminizle değil hayatınızın her alanında gerçekleştirmeniz gerek. Yalpaladığımız bir anımızdaysak yalpaladığımızı, dengemizi yitirdiğimiz bir zaman dilimindeysek dengemizi yitirdiğimizi, iyiysek iyi olduğumuzu saklamıyoruz.

- İzdiham kimlere rakip? Neye ve neden meydan okuyor?

İzdiham’da rakip kelimesi kullanılmıyor. Dünyaya bakışımızı özetleyen cümle ‘hepimiz ölecek yaştayız’. Bunu da 5. sayımızda slogan olarak kullandık. Bütün edebiyat dergileri bizi geçsin isterim. Bu meydan, çekişme meydanı değil, edebiyatı, şiiri, güzellikleri herkese ulaştırma tasası. Şunu iddia ediyorum. Bu dönemde hiçbir uğraşı edebiyat dergisi çıkarmak kadar temiz ve nitelikli değil.

Tuğladaki parmak izlerine ortak olmak istiyoruz

- Dergi ile beraber bir İzdiham yayınları da var. Bu yayınevi kurma süreci nasıl gelişti?

Bir derginin en önemli görevlerinden biri de kendi şair ve yazarını yetiştirmesi. Dergiler önemlidir çünkü birçok şair ve yazar, geleceğe kültür dünyamızın eserlerini bırakacak isimlerin tamamı edebiyat dergilerinde yetişmiştir. Bu ülkenin yerlileri olarak amacımız tuğladaki parmak izlerine ortak olabilmek. İzdiham’da şu ana kadar ona yakın ismin kitabı çıktı ve gelecek sene on arkadaşımızın daha kitabını yayınlamak istiyoruz. Biz bunları maddi bir beklenti için değil edebiyata, şiire, bu ülkenin kültürüne olan saygımızdan dolayı yayınlıyoruz. Zarar etmeyi göze almadan geleceğe iyi işaretler bırakamazsınız.

- İzdiham yayınları yalnızca dergide keşfedilen yetenekleri mi basacak? Dışarıdan da kabul edecek misiniz?

Öncelikle içimizden yetişen arkadaşlarımızın kitaplarını bastık ve basmaya devam edeceğiz. Bunun yanında iyi kalemi olan, şiir, deneme ve roman alanında iyi eser veren, kanımızın uyuştuğu isimlerin de kitaplarını yayınlamak istiyoruz. Bir de ileride yabancı ülkelerin edebiyat dünyalarını çalışacağız.

- İzdiham’dan çıkmış yeni bir şiir kitabınız var: Ricakeş. Nasıl meydana geldi bu şiirler? Daha önce İzdiham’da yayınlanıyordu sanırım?

Dergah dergisi ve Mustafa Kutlu’nun bende büyük emeği var. Dergâh’ta yayınlandı birçok şiir. Geri kalan şiirler ilk kez Ricakeş’te yayınlanıyor.