24 Nisan 2024 Çarşamba / 16 Sevval 1445

Kas kaybına neden olan diyete dikkat

Tartı, kilo kaybettiğinizi göstermesine rağmen, halen 1 beden daralma olmamışsa, aksine vücudunuzda sarkma veya genişleme varsa, dikkatli olun! Bu durum, kaliteli bir şekilde kilo vermediğiniz anlamına geliyor.

CİHAN18 Aralık 2012 Salı 07:00 - Güncelleme:
Kas kaybına neden olan diyete dikkat
Acıbadem Ataşehir Cerrahi Tıp Merkezi Beslenme ve Diyet Uzmanı Oya Yüksek, özellikle ideal kiloya yakın olan kadınların, sadece estetik amaçla zayıflama diyetleri uygularken çok dikkatli olmaları gerektiğini belirtti. Yüksek, diyet yaparken kas oranlarının da korunması gerektiği uyarısı yaptı. Yüksek, kas kaybına yol açan diyetleri şöyle ifade etti:

"Metabolizmanın çalışabilmesi ve vücudun günlük fonksiyonlarını yerine getirebilmesi için enerjiye ihtiyacı var. Ancak zayıflamak için kalori çok düşürüldüğünde, enerji ihtiyacı karaciğerdeki ve kaslardaki şekerden sağlanıyor. Bu da uzun sürede kas kaybına yol açıyor. Aynı zamanda düşük karbonhidrat ile çok protein içeren diyetler de kas kaybıyla sonuçlanıyor. Bunun nedeni ise vücut enerjisiz kaldığı için kastaki depo şekeri kullanması. Yüksek karbonhidrat ile az protein de yine kas kaybına yol açan diyet türünü oluşturuyor. Çünkü kaslar, protein yapısında oldukları için yeterli proteini sağlamak gerekiyor."

KASLARINIZI KORUMANIN 8 PÜF NOKTASI

Yüksek, diyet yaparken kasları korumanın püf noktaları konusunda ise şu bilgileri verdi: "Kilonuz belli bir yerde sabitlenmiş ise zorlamayın; her vücudun bir kilo eşiği var. Dolayısıyla ideal kilonuza yakınlaşmışsanız ve zayıflamanız durmuşsa diyetle zorlamayın. Kilonuz, sağlıklı diyet uyguladığınız takdirde tekrar inmeye devam edecektir. Proteinden vazgeçmeyin, ne kadar sağlıklı protein alırsanız, o kadar sağlıklı kaslara sahip olursunuz. Ayrıca, kaliteli kilo kaybedersiniz. Her gün mutlaka bir öğün et grubu tüketin. Bitkisel proteinleri ihmal etmeyin; kuru fasulye, nohut ve mercimek gibi bitkisel proteinlere diyetinizde haftada 2-3 kez mutlaka yer verin. Ekmeksiz öğün geçirmeyin.

Tek tip ve monoton beslenmeyin; aralarda değişiklikler yapın. Kahvaltı öğünlerinin içeriğini haftada birkaç kez değiştirmeniz bile kilo kaybını kolaylaştırır. Örneğin kahvaltıya yumurta eklemek, ertesi gün tost yemek, arada yulaf ezmesi eklemek gibi. Kalori değerlerini sürekli değiştirin; 1 hafta boyunca aldığınız kalori değerlerini sürekli değiştirerek metabolizmanızı şaşırtın. Örneğin; bir gün bin 500 kaloriyle beslendiniz, 1-2 gün bunu bin 200'e düşürün, sonra araya sütlü tatlı veya sevdiğiniz bir yemeyi ekleyerek kaloriyi hafif yükseltin. Sindirim probleminiz varsa mutlaka çözün. Çünkü; kabızlık, karın şişkinliği, gaz problemleri ve ödem sorunlarını yaratıyor. Bu da ne kadar diyet yapılırsa yapılsın kilo kaybını zorlaştırıyor."

Yüksek, düşük kalorili diyetlerin getirdiği olumsuzlukları da şöyle sıraladı: "Bağışıklık sisteminin bozulması, hastalıklara sık yakalanma, depresyon, beyin fonksiyonlarında bozulma, demir eksikliği, osteoporoz, bozulmuş kan şekerleri ve insülinleri, düşük tansiyon, sağlıksız cilt, saç, tırnak, genel olarak sağlıksız bir görünüm, adet düzeninin bozulması, tiroit hormonlarının aktifliğini yitirmesi, yüksek kolesterol, böbrek ve karaciğerdeki yüklerin artması."