Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bunlar ücretli şarlatanlar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Uşak Kent Meydanı'nda düzenlenen toplu açılış töreninde, vatandaşlara hitap etti.

Uşak'ın "Gönül erlerinin, sevda neferlerinin" şehri olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Efeler şehri, aşıklar şehri, yiğitliğin, mertliğin, kadirşinaslığın, zaferin şehri Uşak'ı gönülden selamlıyorum" diye konuştu.

Uşak'ın her zaman olduğu gibi kendilerini yine coşkuyla karşıladığını, kentten her zaman büyük destek aldığını, kentin bugün yine başka bir coşkuyu taşıdığını ifade eden Erdoğan, şöyle dedi:

"Sizin bu duruşunuz bize cesaret veriyor, umut veriyor. 2007'de 367 krizi çıkartıldığında, Gezi olaylarında, 17-25 Aralık darbe girişiminde sizin dualarınız bizim azığımız oldu. Uşak basireti ile feraseti ile her defasında ihanet şebekelerine büyük ders verdi."

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde merkezde yüzde 53'lük, il genelinde ise yüzde 51'lik oranla kentin yine yanlarında durduğunu vurgulayan Erdoğan, Uşaklılara şöyle seslendi: "Allah sizlerden razı olsun. Rabbim muhabbetimizi, yol arkadaşlığımızı daim eylesin. Sizler bize sahip çıktınız, biz de size yılmadan, yorulmadan hizmet etmenin gayreti içinde olduk. Bugüne kadar Uşak'a ne kadar yatırım yaptık biliyor musunuz kardeşlerim? Tam 4,1 katrilyon. Fakat, Uşak için ne yapsak az. Uşaklı vatandaşlarım hizmetlerin, yatırımların en iyisine layık. İşte bugün de eğitimden sağlığa, ulaştırmadan çevreye, tarımdan konuta kadar 37 ayrı hizmet ve eseri sizlere buluşturuyor, resmi olarak hizmete alıyoruz. Eğitimde Uşak merkez ve ilçelerinde anaokulları, öğrenci pansiyonları, anadolu imam hatip lisesi, temel eğitim okulları, ilkokullar, spor salonları bitirildi. 22,5 trilyon yatırım bedeli olan 11 ayrı eseri bugün hizmete alıyoruz. Üniversitemiz, merkez kütüphanesini, idari binalarını, teknik bilimler dersliği ve İslami ilimler fakültesi hizmet binası bitti. Nasıl güzel değil mi? Daha güzeli olacak, daha çok şeyler olacak. İnşallah kent parkı olacak, kentsel değişim, dönüşüm olacak ve Uşak bir başka olacak."

TOKİ'nin merkez tabakhanede 28,5 trilyonluk yatırımı bulunduğunu, bu bölgenin büyük bir değişim ve dönüşüme tabi olduğunu açıklayan Erdoğan, TOKİ'nin ayrıca 216 konutu, Eşme'de 188 konutu ve sosyal tesisleri tamamladığını, hak sahiplerine teslim ettiğini bildirdi.

"Rabiamızı hiç unutmayacağız, Rabiamızla beraber yürüyeceğiz" ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rabia işareti yaparak, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Adalet Bakanlığımız, hem mimari, hem de estetik olarak Uşak'a layık modern bir adalet sarayı yaptırdı. Çevre Şehircilik Bakanlığımız Karahallı Atık Su Arıtma Tesisi ile Uşak içme suyu şebekesini tamamladı. Orman ve Su İşleri Bakanlığımız Eşme Dereköy Göleti Sulaması ile Eşme Güllübağ Göleti Sulamasını bitirdi. Her iki bakanıma da huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Sağlık Bakanlığımız 70 trilyon yatırım bedeliyle 400 yataklı devlet hastanesini tamamlamıştı. Bugün tüm bu eserleri hizmete alıyoruz. Ulaştırma Bakanlığımız 32 kilometrelik Uşak-Ulubey yolunu tamamladı. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız, 6 farklı alanda tam 14 trilyon liralık hibe ve destek sağladı. Sabah onlarla beraberdik, güzel bir atlarla rehabilitasyon merkezinin açılışını yaptık. İl Özel İdaremiz Karahallı Spor Salonu'nu, köy yollarını asfaltlanmasını, Uşak Konağı ve Tekeş Konağı restorasyonu ile içme sularını geliştirme projelerini tamamladı. Karahallı Belediyemizin yaptığı yol ve kaldırım düzenlemesi ile Selçikler Belediyemizin inşa ettiği spor salonunu da bugün resmen hizmete alıyoruz."

Hizmetlerin toplam yatırım bedelinin 252 trilyon lira olduğunu hatırlatan Erdoğan, eserlerin bütün Uşak'a hayırlı olması temennisinde bulunarak, emeği geçenlere teşekkür etti.

-Menderes'i andı-

"Bundan tam 55 yıl önce demokrasi tarihimiz adına, millet adına, gerçekten utanç verici bir hadise yaşandı" sözlerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugünün 27 Mayıs 1960 darbesinin yıl dönümü olduğunu anımsattı.

27 Mayıs 1960 darbesinin kara bir gün olarak tarihe yazıldığına vurgu yapan Erdoğan, "14 Mayıs 1950 tarihi nasıl milletimiz için bir demokrasi bayramı ise 27 Mayıs 1960'da bir matem günüdür. 14 Mayıs bu milletin tek parti zulmünden kurtuluş günüyse, 27 Mayıs'ta bu zihniyetin tekrar millete rağmen, iktidarı gasbetme günüdür" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: "Ege'nin yiğit evladı merhum Adnan Menderes, 'yeter söz milletindir' diyerek, iktidarı devraldıktan sonra Türkiye'ye çok hizmetler verdi. Anadolu ve Trakya, ilk defa onun döneminde özlemini çektiği yatırımlarla tanıştı. Türkçe ezan garabetine onun döneminde son verildi. İmam hatip okullarının Kur'an-ı Kerim eğitiminin önü, onun döneminde açıldı. Bu milleti özünden koparmaya, tarihine, kültürüne, medeniyetine, yabancılaştırmaya dönük uygulamalara bu dönemde son verilmeye başlandı. Peki sonra ne oldu? Milletin desteği ile iktidara gelen Adnan Menderes'i darbe ile indirdiler. Yetmedi, bir de daracağına gönderdiler. Kendisini bir kez daha rahmetle, minnetle yad ediyoruz.. Şimdi burada bir şeyi açık söyleyeceğim; CHP, 1950 seçimlerinin sonucunu yıllarca hazmedemedi."

- "Mahkeme heyeti Menderes'i, İnönü'yü öldürmek istemekle itham etti"

Yassıada mahkemelerinin tutanaklarından bahseden Erdoğan, tutanaklarda Adnan Menderes'e yönelik suçlamaların çoğunun merkezinde İsmet İnönü'nün bulunduğunu öne sürdü.

Tutanaklarda, mahkeme heyetinin sürekli Menderes'i, İnönü'yü öldürmek istemekle itham ettiğinin görüldüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: "Bu suçlamalara karşı bütün nezaketiyle, 'Efendim doğrusunu izah edeyim' diye ayağa kalkan Menderes'in sözleri, hakim tarafından sık sık 'gerek yok' denilerek kesiliyordu. Menderes ve iki arkadaşını darağacına gönderenler, bunu tek bir gaye için yaptılar; Menderes'in akıbetinin, bundan sonra gelecek siyasetçilere örnek olmasını istiyorlardı. Adnan Menderes, Hasan Polatkan, Fatin Rüştü Zorlu, suçlu oldukları için değil, ibretialem olsun diye asıldılar. Bir daha hiçbir siyasetçi vesayet odakları ile mücadeleye giremesin, milletle devleti barıştırmanın gayreti içerisinde olmasın diye bunu yaptılar. Düşünebiliyor musunuz, 27 Mayıs günü bu ülkede, milletle alay edilircesine, 20 yıl boyunca, 'hürriyet ve anayasa bayramı' olarak kutlandı. Menderes'in akıbeti tıpkı Demokles'in kılıcı gibi siyasetçilerin tepesinde sallandı."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "7 Haziran, bizi kıymetli Menderes'in akıbeti, Mursi'nin akıbetiyle tehdit edenlerin bir kez daha hüsrana uğrayacağı seçim olacak" dedi.

Erdoğan, bu milletin evlatları iradelerine sahip çıktığında, yönetimde hak iddia ettiğinde birilerinin, 27 Mayıs askeri darbesini ve merhum Başbakan Adnan Menderes'in akıbetini hatırlattığını söyledi.

1960'dan günümüze kadar bunun onlarca örneğinin görüldüğünü dile getiren Erdoğan, "Rahmetli Özal, rahmetli Erbakan bunu bizzat yaşadı, iliklerine kadar hissettiler. Biz de 40 yıllık siyasi hayatımız boyunca böyle tehditlere, aba altından sopa göstermelere maruz kaldık" diye konuştu.

Bugün de benzer şeyler yaşandığına işaret eden Erdoğan, "Aynı şekilde birileri çıkıp resmimi koyuyor. Altına da ne diyor? 'Yüzde 52 oyla idama mahkum oldu' diyor. Ondan sonra çeviriyor. 'Şok karar. Mursi, yüzde 52 oy almasına rağmen idama mahkum oldu' diyor. Ondan sonra ben sosyal medyadan bunu çekip alıyorum. Ondan sonra biz onu demedik, bunu demedik. Dürüst olun. Elinizdeki yazılı ve görsel medyayla siz neyi ürküteceğinizi zannediyorsunuz" dedi.

"Paralel örgütün militanı olan bir sözde savcı geçenlerde çıkmış, 'Bunların yaptıkları Menderes'i geçti. Sonları da onlar gibi olacak' diyor" ifadesini kullanan Erdoğan, 27 Mayıs sabahı "Türk ordusu vazife başında" manşeti atan gazetenin de kendisini Mursi'nin akıbetiyle tehdit ettiğini, Gezi Parkı odaklı olaylar sırasında da bazı CHP milletvekillerinin, marjinal grupların benzer tehditlerde bulunduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Devir, aktörler değişse de darbeci zihniyet değişmedi. Milletin kalbine giremeyenler, onu fethedemeyenler, maalesef hep kumpaslardan, darbelerden medet umdular" değerlendirmesinde bulundu.

- "Ücretli şarlatanlar, vesayetin tetikçileri"

Millet iradesine yönelik bir teşebbüs olduğunda, uluslararası medyanın bunun yanında yer aldığını belirten Erdoğan, "1960, 1980, 28 Şubat, Gezi olaylarında bu desteği görürsünüz. 27 Mayıs'tan önce Menderes'i baskıcı, İnönü'yü liberal gösteren, 1980 darbesinde cuntacıları Batı'nın dostu, teröristlerin düşmanı olarak selamlayan New York Times bugün de aynısını yapıyor" dedi.

Erdoğan, New York Times'ın kritik dönemlerde Türkiye ile ilgili haberlerinin "hep provokasyon koktuğunu" dile getirerek, şöyle devam etti: "Bu gazete, rahmetli Özal'ı 'hanedanlık kuruyor, modern Osmanlı hükümdarı, kibirli' diye yaftalamıştı. Özal vefat ettiğinde de 'Türkiye'nin kavgacı Cumhurbaşkanı öldü' diyerek mutluluğunu saklamamıştı. Şimdi bu gazete işi gücü bırakmış bizimle uğraşıyor. Bize karşı NATO ve Amerika'yı göreve çağırıyor. Ey New York Times, Gazze'de 16 gazeteci İsrail uçakları tarafından katledilirken ses çıkarmayan bir uluslararası basın kuruluşu olarak güya bize basın özgürlüğü dersi vereceksiniz, öyle mi?

Bunların hepsi de gözlerini milletin iradesine yani sizlere dikmiş durumdalar. Ama bunlar Türk milletinin o asil duruşunu bilmiyorlar. O kirli ittifaklara benim milletimin nasıl ders vereceğini anlayamıyorlar. Bu uğurda şarlatanlıklarına her gün yenilerini ekliyor ve üstelik bunu da köşelerinden bizzat duyuruyorlar. Bunlar, ücretli şarlatanlar, vesayetin tetikçileri. Milletin evlatlarının iktidarda olmasına, sizlerin söz sahibi olmasına tahammül edemiyorlar. Filistin'de mazlumun, Mısır'da demokrasinin yanında durmamız Suriye'de yaşanan zulme karşı çıkmamız, onları rahatsız ediyor. Onlar istemese de biz yolumuza devam edeceğiz."

- "Silahlı kuvvetlerimizi, tüm emniyet teşkilatımızı karşınızda bulursunuz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Menderes'i hatırlatarak, "Bu toprakların bağrından çıkan bir yiğitten alınan demokrasi sancağı, inanıyorum ki sizlerin desteğiyle inşallah 7 Haziran'da daha yüksek bir burca dikilecek. Bu seçim, 27 Mayıs heveslilerine, yeni Yassıadalar kurmak isteyenlere verilecek en güzel cevap olacak. Projesini bizzat hazırlattığım Yassıada ve Sivriada artık demokrasi ve özgürlükler adası olarak tarihe geçecek. 7 Haziran, bizi kıymetli Menderes'in akıbeti, Mursi'nin akıbetiyle tehdit edenlerin bir kez daha hüsrana uğrayacağı seçim olacak" ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "15 bin kilometre öteden Türkiye Cumhuriyeti'nin reisicumhuruna parmak sallayanlara hak ettikleri cevabı vermeye var mısınız? 7 Haziran'da 'Bu ülkede birinci kuvvet basındır' diyenlere, 'Hayır, millettir' demeye var mısınız? Şimdi buradan soruyorum. Öyle bir cevap verin ki 15 bin kilometre uzaklıktan, Pensilvanya'dan duyulsun, Kandil'den, Brüksel'den duyulsun. Yeni Türkiye'nin inşasına hazır mıyız? Yeni anayasa istiyor muyuz? Başkanlık sistemini destekliyor muyuz? 7 Haziran'da sandıkları patlatıyor muyuz" diye sordu.

Menderes'in mirasına sahip çıkılması gerektiğine işaret eden Erdoğan, "780 bin kilometrekarelik vatan topraklarında birileri operasyon düşünüyor. Boşuna heveslenmeyin, bizi karşınızda bulursunuz, silahlı kuvvetlerimizi, tüm emniyet teşkilatımızı karşınızda bulursunuz, hepsinden öte milletimizi karşınızda bulursunuz" görüşünü dile getirdi.